Makaleler
( 54 )
( 365 )
( 366 )
( 364 )
( 366 )
( 365 )
( 365 )
( 365 )
( 90 )
( 2 )
 
 2012 - MAKALELER


Arkadaşına gönder
 
Print almak için

Yazı boyutunu büyütmek için     


 

Ücret ile su çekeyim mi?
19.10.2012

(Dünden devam)
Alî bin Ebî Tâlib Medîne'den dışarı gitti. Gördü ki, bir arab kuyudan su çekip, davarlarına su verir.
O araba;
"Ey kişi, sana ücret ile su çekeyim mi?" diye sordu.
O da cevâben;
"İyi olur" dedi.
Her kova için bir avuç hurmaya anlaştılar. Hazret-i Alî kovayı alıp su çekmeye başladı. Son kovayı çektiğinde, kovanın ipi kopup, kuyuya düştü.
Arab sinirlendi.
Çok öfkelendi.
Hazret-i Alî'nin mubârek yüzüne bir tokat vurdu. Hak ettiği hurmayı getirip verdi. Hazret-i Alî mubârek elini, o derin kuyuya sokup, kovayı çıkardı.
Arabın eline verdi.
Sonra ayrılıp gitti.
Hazret-i Fâtıma'nın yanına varıp, aldığı hurmaları önüne koydu. Hurmayı yerken, hazret-i Fâtıma (radıyallahü anhâ) hazret-i Alî'ye döndü.
Yüzün dikkatli baktı.
Tokat eserini gördü.
Çok üzülüp; "Yâ Alî, yüzündeki bu iz nedir?" diye sordu.
Hazret-i Alî gizleyip;
"Birşey yok" dedi.
O da üstelemedi.
O arab da şaşkındı.
Zîra hazret-i Alî'nin (radıyallahü anh) kovayı derin kuyudan alıp kendisine vermesine çok hayret etmişti.
Kendi kendine;
"İslâm dîni hak olmasaydı, bu derin kuyudan kovayı çıkaramazdı" dedi.
Çok pişman oldu.
Ve kendi kendine;
"Hâlis bir müslümana böyle küstâhlık edip tokat atan el, bana lâzım değildir" dedi. Hazret-i Alî'ye vuran elini kesip, öbür eline aldı. (devamı yarın)

 
 
Ana sayfam yap Sık kullanılanlara ekle
Güncelleme Tarihi
29.12.2024
Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır. Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya
gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.

Hosted by İhlas Net
Ziyaretçi Sayısı