Makaleler
( 54 )
( 365 )
( 366 )
( 364 )
( 366 )
( 365 )
( 365 )
( 365 )
( 90 )
( 2 )
 
 2012 - MAKALELER


Arkadaşına gönder
 
Print almak için

Yazı boyutunu büyütmek için     


 

Allahü teâlâ ikrâm etmek isterse
26.11.2012

Enes bin Mâlik hazretleri der ki: Resûlullah Efendimizin (sallallahü aleyhi ve sellem) huzûr-ı şerîflerinde oturmuş idik. O sırada hazret-i Alî "kerremallahü vecheh" geldi.
En geride oturdu.
Efendimiz gördü.
Yanına çağırdı.
Ve önüne oturtup;
"Yâ Alî! Allahü tebâreke ve teâlâ hazretleri seni dört haslet ile benden fazîletli kıldı" buyurdu.
Hazreti Alî bunu işitti.
Dizleri üzerine geldi.
Başını yere koyup;
"Babam, anam sana fedâ olsun yâ Resûlallah! Köle efendisinden fazîletli olur mu?" dedi.
Aklı almamıştı.
Server-i âlem;
"Yâ Alî! Allahü teâlâ bir kula ikrâm etmek isterse, gözlerin görmediği, kulakların işitmediği ve kimsenin hâtırına gelmiyen şeyleri verir!" buyurdu.
Sahâbe dinlediler.
Çok hayret ettiler.
Bir sahâbî;
"Yâ Resûlallah! O şeyler nedir. Bize onu beyân buyurun da bilelim" diye arz eyledi.
Server-i âlem;
"Allahü teâlânın ihsânı ile Ona Fâtıma gibi zevce, Hasen ve Hüseyin gibi oğullar ve Resûlullah gibi kayın peder nasîb olundu. Bana ise olunmadı" buyurdu.
O vakit anladılar.
Rivâyet edilir ki:
Resûl-i Ekrem;
"Her kim hilim'de İbrâhîm aleyhisselâma, hikmet'de Nûh aleyhisselâma, çektiği sıkıntılarda Yûsüf aleyhisselâma bakmak isterse; Alî bin Ebî Tâlib'e (radıyallahü anh) baksın" buyurdu.

 
 
Ana sayfam yap Sık kullanılanlara ekle
Güncelleme Tarihi
29.12.2024
Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır. Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya
gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.

Hosted by İhlas Net
Ziyaretçi Sayısı