Makaleler
( 54 )
( 365 )
( 366 )
( 364 )
( 366 )
( 365 )
( 365 )
( 365 )
( 90 )
( 2 )
 
 2012 - MAKALELER


Arkadaşına gönder
 
Print almak için

Yazı boyutunu büyütmek için     


 

Bu ne nurdur yesûlallah
9.12.2012

Bilâl-i Habeşî (radıyallahü anh) rivâyet etmiştir. Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem) mubârek yüzü ondördüncü aydan daha nûrlu olduğu hâlde yanımıza geldi.
Biz hayret ettik.
Sahâbeden biri;
"Babam ve anam sana fedâ olsun yâ Resûlallah, bu ne nûrdur" diye sordu.
Resûl-i Ekrem;
"Rabbimden (azze ve celle) kardeşim ve amcamoğlu ve kızımın zevci Alî hakkında müjde geldi" buyurdu.
Biz hep merak ettik.
Devamını bekledik.
Şöyle anlattı:
"Allahü teâlâ (celle celâlüh) kızım Fâtıma'yı, Alî'ye tezvîc eyledi.
Ve Rıdvân'a;
"Tûbâ'yı salla" diye emretti.
Rıdvân Tûbâ'yı salladı.
Etrafa senetler saçıldı.
Allahü tebâreke ve tekaddes hazretleri, nûrdan melekler yarattı. Her bir meleğe o senetlerden bir adet verdi. O senetlerin üzerinde; "Muhammed Mustafâ'nın ve ehl-i beyti'nin muhib ve muhlisleri Cehennemden âzâd olmuştur" diye yazılmıştır.

ÖYLE Mİ ZANNEDİYORLAR?

Müşrikler, hazret-i Alî'ye (radıyallahü anh); "Dedikleriniz doğru çıksa bile, Allahü teâlâ bizi, dünyâda olduğu gibi âhirette de yine sizden üstün kılar" demişlerdi.
Onlar bunu söyledi.
Âyet-i kerîme geldi.
Allah, meâl-i şerîfi;
"Dünyâda kötü amel işleyenleri; îmânlı olanlar ve sâlih amel yapanlar gibi hayâtta ve öldükten sonra müsâvî kılacağımızı mı zan ediyorlar. Buna ne ile hükmediyorlar?" olan Câsiye sûresi 21.ci âyet-i kerîmesini gönderdi.
>
 
 
Güncelleme Tarihi
27.04.2025
Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır. Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya
gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.

Hosted by İhlas Net
Ziyaretçi Sayısı