Makaleler
( 54 )
( 365 )
( 366 )
( 364 )
( 366 )
( 365 )
( 365 )
( 365 )
( 90 )
( 2 )
 
 2008 - MAKALELER


Arkadaşına gönder
 
Print almak için

Yazı boyutunu büyütmek için     


 

Birini tanımak nasıl olur?
24.11.2008

Allah dostlarından Mustafâ bin Süleymân hazretleri, bir gün şunu anlattı sevdiklerine:

Hazret-i Ömer
'in "radıyallahü anh" huzurunda bir dâvâ görülürken, dâvâcı, birini şâhit göstermişti. Hazret-i Ömer, şâhit gösterilen o kimseye, dâvâcıyı göstererek sordu:

- Bunu tanıyor musun?
- Evet ey halîfe, tanıyorum.

- Pekâlâ onu nasıl biliyorsun?
- Emîn ve âdil biridir efendim.

- Peki, bu adam senin komşun mudur?
- Hayır, komşum değil.

- Bununla herhangi bir alış verişte bulundun mu?
- Bulunmadım.

- Yolculuk yaptın mı?
- Yapmadım.

Hazret-i Ömer gadaba geldi.
- Öyleyse tanıdığını nasıl iddiâ ediyorsun be adam?!

Sonra dâvâcıya döndü.
- Bu seni tanımıyor. Git, seni tanıyan birini getir bana!

KUSURUMU SÖYLEYİN!

Bu zat bir sohbetinde;
- Kardeşlerim, kim bende bir kusur görüyorsa, lütfen söylesin, diye rica etti.
- Estağfirullah efendim, dediler.

O, ricasını tekrarladı:
- Söylerseniz sevinirim.

Biri kalkıp arzetti:
- Efendim, ben sizde bir kusur görüyorum.

- Söyle kardeşim, nedir o? Söyle ki düzelteyim.
- Efendim, bizim gibi günahkârları sohbetinize kabul ediyor, kıymetli vakitlerinizi bizim gibi liyâkatsız kimselere sarfederek ziyan ediyorsunuz, dedi.

Bunun işitenler ağlamaya başladılar.
Büyük Velî de ağlıyordu.
- Estağfirullah kardeşlerim, içinizde en günahkâr olan, benim. Bu, kesindir. Çünkü en yaşlınız, benim, buyurdu.

Ve ekledi:
- Nefes sayısı çok olanın, günahı da çok olur.

 
 
Ana sayfam yap Sık kullanılanlara ekle
Güncelleme Tarihi
29.12.2024
Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır. Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya
gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.

Hosted by İhlas Net
Ziyaretçi Sayısı