Makaleler
( 54 )
( 365 )
( 366 )
( 364 )
( 366 )
( 365 )
( 365 )
( 365 )
( 90 )
( 2 )
 
 2009 - MAKALELER


Arkadaşına gönder
 
Print almak için

Yazı boyutunu büyütmek için     


 

Sanki sen de bizimleydin
26.04.2009

Mevlana hazretleri rahime-hullahü teâlâ, bir gün camide, hazret-i Musa ile hazret-i Hızır'ın meşhur kıssasını anlatmaktadır.

Ancak cemaatte garip bir kimse vardır ki, hem dinler, hem de;
- Sanki sen de bizimleydin, diye mırıldanır.

Yanındaki adam bunu duyar;
- Sen herhalde Hızırsın, der. Lütfen bana ihsan et.

O kimse, gerçekten Hızırdır.
- Mevlana varken benden istemen, su yanında teyemmüm almaya benzer, buyurur.
Ve gözden kaybolur.

LÂ İLÂHE İLLALLAH!

O devirde yine bir âlim vardır ki, hazret-i Mevlananın kıymetini bilmez.
Bir gün, âlimler bir evde toplanır.
Bu toplantıda bu âlim de vardır.

Hazret-i Mevlana'yı kastederek;
- Bu mecliste o ne derse, ben tersini söyliyeceğim, der.

Sadreddin-i Konevi hazretleri;
- Öyle yapma! der. O, Allahın sevgili kuludur. Sen mahcup olursun.

Ancak adam inatçıdır.
Bu fikrinden vazgeçmez.

Derken hazret-i Mevlana teşrif eder.
Herkes, meraklı gözlerle Ona döner.
Öyle ya, acaba ne söyleyecek, o alim nasıl cevap verecektir?

Büyük zat, o âlime döner;
- Lâ ilâhe illallah. Muhammedün Resulullah! der.

Ve ekler:
- Haydi, cesaretin varsa, tersini söyle!

Adam hayrette kalır.
Ne diyeceğini şaşırır

Tersini söylese, küfre girecektir.
Mahcup olur, utanır.
İşte o zaman Hazret-i Mevlanayı iyi tanır.

Yapacağı birtek şey vardır artık.
O da onu yapar.
Elini öpüp affını diler.

Dahası, hizmetine girer.
Onun himmetiyle tasavvuf yolunda hızla ilerler.

 
 
Ana sayfam yap Sık kullanılanlara ekle
Güncelleme Tarihi
29.12.2024
Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır. Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya
gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.

Hosted by İhlas Net
Ziyaretçi Sayısı