Makaleler
( 54 )
( 365 )
( 366 )
( 364 )
( 366 )
( 365 )
( 365 )
( 365 )
( 90 )
( 2 )
 
 2009 - MAKALELER


Arkadaşına gönder
 
Print almak için

Yazı boyutunu büyütmek için     


 

İzinsiz sefere çıkınca
25.07.2009

Hazret-i Mevlana'yı rahmetullahi aleyh çok seven genç bir tüccar, Mısıra gitmek için bu zattan izin ister.

Ancak hazret-i Mevlana;
- Gitme! buyurur.

Ama o dinlemez.
Gizlice yola çıkıp gemiye biner.

Tam Mısıra yaklaşırken, kâfirler saldırır, gemi halkıyla birlikte onu da esir alırlar.
Ağır işlerde çalıştırırlar.

Genç tüccar, açar ellerini;
- Yâ ilahi! Pişmanım vallahi. Hazret-i Mevlana hürmetine bu esaretten kurtar beni, diye dua eder.

Çok gözyaşı döker.
Ve bir gece hazret-i Mevlanayı görür, himmet diler.

Büyük Velî;
- Yarın bu kimseler bir hasta için senden bilgi isterler. Şu şu otları, şu oranda karıştır, hastaya yedir, buyurur.

Hakikaten o sabah gence sorarlar:
- Senin doktorlukla bir ilgin var mı?
- Evet var.

- Ağır bir hastamız var. Onu iyi edebilir misin?
- Allahın izniyle.

Sevinip genci hükümdara iletirler.
Meğer hasta olan hükümdarmış.

Genç tüccar, mütehassıs bir doktor edasıyla;
- Üzülmeyin! Bana, şu şu otlardan getirin, der.

Koşup getirirler.
Onları karıştırır, hükümdara yedirir.

Yer yemez şifa bulur hemen.
İyileşir tamamen.

Sevinçle döner ona:
- Dile benden ne dilersen.
- Hiçbir şey istemem.

- Lütfen, kırma bizi.
- Ey hükümdar, ben doktor değilim, der. Hocamdan izinsiz sefere çıktığım için esir edildim. Pişman olup, hocamdan himmet diledim. O da rüyama girip, bu ilacı tarif etti bana. Hadise budur.

- Peki hocan kim senin?
- Mevlana hazretleri.

Hükümdar hakikati öğrenir.
Kendisine yüklü bir para verir.
Memleketine gönderir.

 
 
Ana sayfam yap Sık kullanılanlara ekle
Güncelleme Tarihi
29.12.2024
Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır. Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya
gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.

Hosted by İhlas Net
Ziyaretçi Sayısı