Gönül Sultanları.com >  1001 Güzel Menkîbe > Bir şey muhakkak ise, onu oldu bilin > Bir vahşet tablosu
Bir vahşet tablosu
Müşrikler, ilk Müslümanlardan hınçlarını bir türlü alamıyor, kudurdukça kuduruyorlardı.

Ebu Cehil alçağı Sümeyye hatunu “radıyallahü teâlâ anha” kırbaçlarken, bir yandan da ağır hakaretler ediyordu.

Ama o vurdukça, Sümeyye hatun “radıyallahü teâlâ anha” tevhidi haykırıyordu devamlı:

- La ilahe illallah Muhammedün Resulullah!

İşte o zaman çıldırdı kâfir.
Çıktı çileden.

Mübarek kadının ayaklarına birer urgan takıp, uçlarını iki ayrı deveye bağlattı.
Sonrasını tahmin edersiniz.

Evet, hayvanları ters istikametlere doğru süratle sürdü.

Ve dehşetli an!
Tüyler ürperten vahşet tablosu!
İnsanlığın yüz karası bir çılgınlık!

Ama şu imana bakınız ki, vücudu parçalanırken bile çığlık çığlığa aynı kelimeyi haykırıyordu mübarek kadın.
- La ilahe illallah Muhammedün Resulullah!

Bu mukaddes kelime, çelik bir kırbaç gibi Ebu Cehilin yüzünde şakladı.
Hazret-i Sümeyye’nin “radıyallahü teâlâ anha” temiz ruhu Cennete uçmuştu.

İşte ilk kadın şehit!

O şehitler ki, ölüm acısı duymaz.
Suale çekilmez.
Cesetleri çürümez.

Dahası, bilmediğimiz bir hayatla diridirler mezarlarında.
Çünkü şehitler ölmez.

Öldü diye gittiler

Ve Ammar “radıyallahü teâlâ anh”.
Zalimler, babası, kardeşi ve annesi gözleri önünde öldürülen hazret-i Ammar’ın çıplak vücuduna çelik zırh giydirip, kızgın güneşin altında bekletiyorlardı.

Hem de saatlerce.

Sıcaktan kızan demirler, vücudunu kavuruyor, kemiklerinin iliğini eritiyordu.
Böylesi acıya dayanmak mümkün değildi.

Nitekim bayıldı az sonra.
Zalimler, “Öldü” diye çekip gittiler.

Nice zaman sonra kendine geldi mübarek sahabi.
Kalan kuvvetini toplayıp, binbir zorlukla Resulullah efendimiz aleyhisselamın huzuruna çıktı.

Bitkin ve çaresizdi.

Zor duyulan bir sesle;
- Ya Resulallah! Azabın her çeşidini tattık, dedi.
Ve başladı ağlamaya.

Efendimiz aleyhisselam, bu çilekeş insanın gözyaşlarını mübarek elleriyle silerken dua ettiler:
- Allah’ım! Ammar sülalesinden hiç kimseye Cehennem azabını tattırma!

Müminler, bir avuç kadardı o devirde.
Üstelik çoğu köle, fakir ve garipti.

Azgın müşrikler, bunlardan ellerine geçirdiklerini, önce tehdit ediyorlardı:
- Dön dininden!

Ama hep aynı cevabı alıyorlardı:
- La ilahe illallah Muhammedün Resulullah!

www.gonulsultanlari.com