Gönül Sultanları.com >  1001 Güzel Menkîbe > Hangi ihtiyacın karşılanmadı ki? > Bize hayırlı yağmur ver!
Bize hayırlı yağmur ver!
Yemen’in büyük Velilerinden Zeynelabidin Ayderusi hazretleri “rahmetullahi aleyh“, bir gün Peygamber efendimiz aleyhisselamın şu mucizesini anlattı sevdiklerine:

Medine’de müthiş bir kuraklık olmuştu bir zaman.
İnsanlar, çaresizlik içinde Efendimiz aleyhisselama gelip rica ettiler:

- Ya Resulallah! Bu kuraklık çok uzadı. Mahsullerimiz mahvoldu. Şimdi de susuzluktan çocuklarımız ölüyor. Dua buyurun da yağmur yağsın!

Efendimiz aleyhisselam ellerini kaldırıp;
- Ya ilahi! Bize hayırlı yağmur ver! diye dua etti.

O esnada günlük güneşlik olan hava, birden kararmaya başladı.
Gök gürültüsü, şimşekler ve peşinden rahmet boşaldı.
İnsanlar da suya kandı, hayvan ve nebat da.

Ancak yağmur bir türlü kesilmiyordu.
Üç gün sonra, tekrar geldi insanlar.
- Ya Resulallah! Dua buyurun da yağmur artık kesilsin, yoksa mahvolacağız, dediler.

Efendimiz aleyhisselam el açıp yalvardılar:
- Ya Rabbi! Suya kandık. Başka kullarına da ihsan eyle!

O anda yağmur kesildi.
Ve güneş parladı gökyüzünde.

Çok borçlanmıştı

Bir gün de şunu anlattı sevdiklerine:

Eshabdan Cabir bin Abdullah hazretleri “radıyallahü anh” bir ara çok borçlanmış, alacaklıları sıkıştırmaya başlamışlardı.

Mübarek sahabinin bir tek hurma bahçesi vardı ki, onun da mahsulü bütün borcunu ödemeye yetmiyordu.

Ne yapsın?
Varıp arzetti Efendimiz aleyhisselama:
- Çok borçlandım ya Resulallah! Ödeyemiyorum.

Efendimiz sordu:
- Neyin var dünyalık?
- Bir hurma bahçem var. Ama mahsulü yetmiyor bütün borçlara.

- Pekala, buyurup o bahçeye geldiler.

Orta yerde bir küçük "hurma öbeği" vardı.
Cabir bin Abdullah’a dönerek;
- Bütün alacaklıları çağır, gelsinler! buyurdu.

Hepsi gelip toplandılar.
Efendimiz aleyhisselam, her birine o öbekten ölçüp ölçüp verdiler.

Tamamı ödendi borçların.
Ama hurma öbeği olduğu gibi duruyordu.

www.gonulsultanlari.com