Gönül Sultanları.com >  1001 Güzel Menkîbe > Kurtulmanın tek çaresi var > Zekatı verilmeyen paralar
Zekatı verilmeyen paralar
Evliyanın en büyüklerinden Seyyid Abdülhakim-i Arvasi “kuddise sirruh” hazretlerine, bir gün Zekattan sordular.

Cevabında;
- Zekat vermek, Allahü teâlânın mühim emridir, yani farzdır, buyurdu. Mutlaka vermek lazım.

Sordular:
- Verilmezse efendim?
- O zekatı verilmeyen paralar var ya, ateşte kızdırılıp, sahibinin böğrüne bastırılacak ahirette. Buna nasıl dayanılır?

Ve devam etti:
- Hava biraz sıcak olsa, bunalıyoruz. Su biraz sıcak olsa, abdest alamıyoruz. Çaydanlıktan biraz kaynar su dökülse ayağımıza, mahvoluyoruz.

Ve ekledi:
- Hiç anlayamıyorum. İnsanlar, nefsleri için, öfkeleri için, para için nasıl ateşe gidiyorlar? Hırs ve kadın, insanı kör ve sağır yapıyor. Ne nasihat dinliyor, ne hakikati görebiliyor. Ne kötü şey yâ Rabbi.

Ve dua etti:
- Cenâb-ı Hak nefslerimizin şerrinden korusun hepimizi.

Her şey niyete bağlıdır

Bir gün de niyetin öneminden sordular bu zata.
Cevabında;
- Her şey niyete bağlıdır, niyetsiz hiç bir şey olmaz, buyurdu. Hiç kimse, yol levhalarına bakmadan istediği yere gidemez. Hatta ters istikamete gider de haberi olmaz.

Ve ilave etti:
- İşte niyet de yol levhası gibidir aynen. Yol levhası, sizi arzu ettiğiniz yere götürür. Yoksa, yol levhası sizi bir yere götürmeye mecbur bırakmaz. Siz levhaya bakar, tercihinizi yapar ve gidersiniz.

Ve daha açıkladı:
- İyi niyetle yaptığımız her iş, bizim için sevap, kötü niyetle yaptığımız her şey de günahtır.

www.gonulsultanlari.com