İslam âlimlerinden, Veliyyullah dehlevi,
(Aile saadeti) babında şöyle derdi:
Güzel huylu olmalı bir erkek hanımına.
Şefkat ve muhabbetle davranmalı hep ona.
Ev içinde, daima güler yüzlü olmalı.
Ona karşı yumuşak ve nazik davranmalı.
Önce selam vermeli, girince eve erkek.
Hatırını sormalı, hem (Nasılsın) diyerek.
Neşesiz, üzüntülü görürse onu eğer,
Teselli eylemeli söyleyip güzel şeyler.
Onu çok sevdiğini bildirmeli kendine.
İştirak etmelidir sevincine, derdine.
Ağır ve zor işleri, mesela çarşı pazar,
İşlerini, hanıma yaptırmamalı zinhar.
Kolaylık göstermeli ona ev işlerinde.
Ve yardım etmelidir, çocuk terbiyesinde.
Yemede, giyinmede, imkanı varsa şayet,
İyisini almaya etmeli sa'y-ü gayret.
Onu, hiç bir surette asla dövmemelidir.
Dövmek değil, sert bile, hiç söylememelidir.
Resulullah buyurdu: (Eşini dövse bir zat,
Bilsin ki, davacısı mahşerde benim bizzat.)
Onun huysuzluğuna sabırlı olmalıdır.
Bir günden daha fazla dargın durmamalıdır.
Ahlakında, huyunda değişiklik görünce,
Kabahati, kendinde aramalı ilk önce.
Görmezlikten gelmeli, bazı kusurlarını.
Gizlemeli herkesten, ayıp ve sırlarını.
Ona, yanında iken ve yanında olmadan,
Hayır dua etmeli, kaçmalı bedduadan.
Çünkü o, gece gündüz beyi için çalışır.
Ve onun en vefalı hayat arkadaşıdır.
Onun, kati surette kırmamalı kalbini.
Zira o, beyi için adamıştır kendini.
Bazı erkek vardır ki, naziktir ona buna.
Lakin aslan kesilir evinde hanımına.
Önemsiz bir şeyleri bahane eyleyerek,
İncitir hanımını, hakaretler ederek.
Şunu bilmelidir ki, kalb kırmanın günahı,
Sanki yıkmak gibidir, kazmayla Beytullahı.
Hatta en büyük günah, küfürden sonra gelen,
Mümini incitmektir, şu veya bu sebepten.
İmandan sonra ise, en kıymetli ibadet,
Bir müminin kalbini sevindirmektir elbet.
Yine bilmelidir ki, hanım esir değildir.
Rabbin bir emaneti, bir (Cennet nimeti)dir.
Bu yüzden, hanımını üzmemeli bir erkek.
Ve ona güvenmeli, çok muhabbet ederek.
Öyle olmalıdır ki hanımıyla gerçekten,
Bilsin ki, beyim beni, çok seviyor herkesten.
|