Peygamber efendimiz, kılıç darbeleriyle,
Ve giydiği zırhların ağırlık tesiriyle,
Düşmanların kazdığı çukura düşmüşlerdi.
Kâfirler, o Serveri öldü zannetmişlerdi.
Zira Resul-i ekrem, onları aldatarak,
Kalmış idi orada, hareketsiz olarak.
Onu, öldü zannetti müşrikler böylelikle,
Ayrılıp gitmişlerdi, oradan hep birlikte.
Eshabdan Ka'b bin Malik bağırdı o arada:
(Müjde ey Müslümanlar, Resulullah burada!)
Kahraman mücahidler, bu sesi işitince,
Yeniden hayat bulup, gark oldular sevince.
Hazret-i Ali ile Talha bin Ubeydullah,
Oraya koştular ki, yaşıyor Resulullah.
Büyük sevinç içinde, ikisi iki yandan,
Tutup, Resulullahı çıkardılar oradan.
Sahabe-i kiramdan Malik bin Sinan dahi,
İçti Resulullahın yüzünden sızan kanı.
O Server buyurdu ki: (Kanım, kimin kanına,
Karışırsa, Cehennem ateşi değmez ona.)
Peygamber-i zişânın ölmediğini gören,
Müşrikler, Ona doğru hücuma geçti hemen.
Lakin mücahidler de, Ona doğru koştular.
Etrafında, geçilmez kale oluşturdular.
Birer aslan kesilip, herbiri ayrı ayrı,
Oradan, gerilere püskürttüler küffârı.
Sonunda, o Servere yaklaşarak, bir zarar,
Yapamayacağını anlayınca düşmanlar,
Bir zarar vermek için Allah’ın Resulüne
Çıkmaya başladılar Uhud dağı üstüne.
O Serverin yanında, vardı Sa'd hazretleri.
Ona buyurdular ki: (Onları çevir geri!)
Lakin onun, tek oku mevcut idi o zaman.
Onu, sadaktan alıp düşmana attı o an.
Resulün emri ile, onu atmış idi ki,
Ok isabet ederek, devirdi bir müşriki.
Elini, sadağına götürdü tekrar yine.
Yok iken, bir ok daha geliverdi eline.
O oka, dikkatlice baktı Sa'd hazretleri.
Gördü ki, fırlattığı o tek ok gelmiş geri.
Fırlattı onu dahi müşrikler üzerine.
Müşriklerden birisi, düşerek öldü yine.
Elini, sadağına götürdü sonra hemen.
Bir ok daha aldı ki, aynı oktu gerçekten.
Onu dahi atarak, öldürdü bir kâfiri.
Aynı ok, sadağına anında geldi geri.
Sa'd bin Ebi Vakkas, o bir tek okla, o gün,
Öldürdü çok kâfiri duasıyla Resulün.
Müşriklerin, peşpeşe adamları ölünce,
Artık dağa çıkmaktan vazgeçtiler böylece.
Velhasıl o bir tek ok, bir mucize eseri,
Bir müşrik ordusunu çevirdi yoldan geri.
Hatta yarıya kadar çıkmışken o müşrikler,
Derhal aşağı inip, geriye çekildiler.
|