Peygamber-i zişânın her duası, anında,
Derhal kabul olurdu Hak teâlâ katında.
Mesela nişancıydı Sa'd bin Ebi Vakkas.
Ok atma hususunda, kazanmıştı ihtisas.
Zira dua etti ki ona Hakkın Habibi:
(Şaşmasın onun oku hedefinden ya Rabbi!)
O, Uhud savaşında, her bir oku çekişte,
Diyordu ki: (Ya Rabbi, bu, senin okun işte.
Senin düşmanlarına atıyorum bunları.
Sen isabet ettirip, helak et bu küffârı.)
Sa'd bin Ebi Vakkas hazretleri, hep o gün,
Düşmana ok atardı emri ile Resulün.
Fırlattığı her bir ok, isabet ediyordu.
Zira ona, o Server dua buyuruyordu.
Yine Uhud harbinde, birleşerek kâfirler,
Peygamber-i zişâna doğru hücum ettiler.
O Server, Sa'dı görüp ve ona bağırarak,
Buyurdu: (Geri çevir onları ok atarak!)
Ve lakin tek bir oku mevcut idi o zaman.
Oku sadaktan çekip, düşmana attı o an.
Resulün emri ile onu atmış idi ki,
Ok, isabet ederek, devirdi bir müşriki.
Elini sadağına götürdü sonra yine.
Yok iken, bir ok daha geliverdi eline.
Çünkü Resulullahın duası vardı onda.
Oku alıp, yayına yerleştirdi o anda.
Atmadan, dikkatlice baktı Sa'd hazretleri.
Gördü ki, ilk attığı ok tekrar gelmiş geri.
Fırlattı aynı oku, müşrikler üzerine.
Müşriklerden birisi düşerek öldü yine.
Elini sadağına götürdü sonra hemen.
Bir ok daha çekti ki, aynı oktu gerçekten.
Onu dahi atarak öldürdü bir kâfiri.
Aynı ok, sadağına tekrardan geldi geri.
Sa'd bin Ebi Vakkas, o bir tek okla o gün,
Öldürdü çok kâfiri duasıyla Resulün.
Hatta Resulullahın mucizesi eseri,
Koca müşrik ordusu, püskürtüldü hep geri.
Bir gün de Resulullah, amcası oğlu olan,
Abdullah bin Abbas’a dua etti bir zaman:
(Ya Rabbi, Abdullah'ı âlim yap dinde derin.
Sırrına vakıf eyle, hem Kur'an-ı kerimin.)
Resulün duasıyla Abdullah ibni Abbas,
İslami ilimlerde kazandı tam ihtisas.
Bilhassa tefsir ile hadis ilimlerinde,
Zamanının bir teki oldu kendi devrinde.
Sahabe ve tabiin, bu ilimlerde bizzat,
Onun yüksek ilmine ederlerdi müracaat.
|