Merzuk bin Hasen hazretleri “rahmetullahi aleyh”, o devrin Evliyasındandır.
Zamanın kadısı, bir cami inşasına karar vermiş ve hemen inşaata başlamıştı.

Derken mihraba sıra geldi.
Yaşlı, gün görmüş cemaatin de fikirleri alınarak kıble istikameti tayin olundu.

Merzuk bin Hasen hazretleri, heyeti ikaz edip;
- Kıble istikameti biraz sağa doğrudur, buyurdu.

Ancak Kadı Efendi bilmiyordu Onun büyüklüğünü.
- Delilin var mı? dedi.

Büyük Veli;
- Bana inanmıyorsan, gel, sen de bak, buyurdu.

Kadı, Onun yanında kıble cihetine doğru bakınca Beytullahı gördü birden.

Gerçekten biraz sağdaydı.
Hürmetle Ona dönüp;
- Ey Merzuk! Sen Allahü teâlânın bir Veli kulusun, dedi ve özür diledi.

Üç nasihat

Bu zat, bir gün sevdiği bir gence;
- Sana üç nasihatım var, buyurdu. Birincisi, parayı sevme evladım. Paran cebinde olsun, kalbinde değil. Kalbde para sevgisinin olup olmamasının işareti nedir biliyor musun?

- Nedir efendim?
- Parayı kazanınca sevinmemek, kaybedince de üzülmemektir.

Ve ilave etti:
- İkinci nasihatim, öyle yaşa ki, hiç kimse senin yüzünden Cehenneme girmesin. Yani seni örnek alıp da bir günah işlemesinler.

Genç sordu:
- Üçüncüsü ne efendim.
- Üçüncüsü de, yanına üzülerek gelen herkes, neşe ile, gülerek ayrılsın yanından.

Küfürden emin olma!

Bir genç nasihat istedi bu zattan.

Ona şefkatle bakıp;
- Küfür tehlikesinden emin olma, buyurdu. Zira nasıl bir kelimeyle iman kazanılırsa, yine bir kelimeyle de kaybedilebilir mâzallah.

Delikanlı sordu:
- Ne tavsiye edersiniz efendim?
- Önce Ehl-i sünnet üzere iman bilgilerini öğren evladım. Sonra da küfre sebep olan şeyleri öğrenip daima dikkatli ol.

Ve ekledi:
- Çok şükür Rabbimiz bu imanı bize ihsan etti. Cennete, bu imanla girilecek ahirette. Bu iman nimetinin kıymetini bilelim. Yoksa çıkar elimizden.

Düşmanın nefsindir

Bir gün de sevdiği bir gence;
- Nefsinden emin olma, buyurdu. Zira o, senin en büyük düşmanındır. Aldanma ona sakın.

Ve ekledi:
- Hatta o, Allah’ın da düşmanıdır. Dünyada, ondan ahmak bir varlık yoktur. Ona aldanan, dünyada da rahat edemez, ahirette de.