Gönül Sultanları.com >  1001 Güzel Menkîbe > Herkes yahşi, biz yaman > Yağmura tutuldular
Yağmura tutuldular
Bir gün, Ahmed Yesevi hazretleri “rahmetullahi aleyh”, Hızır aleyhisselam ile evinde oturmuş, sevgi ve muhabbetle sohbet ediyorlardı.

Ancak mevsim kış ve çok soğuktu.
Sobaya odun koymak istedi.
Ama hiç odun kalmamıştı odunlukta.

Hemen Süleyman ile bir iki talebeyi odun getirmeleri için ormana gönderdi.

Onlar odunları toplayıp dönerken, şiddetli bir yağmura tutuldular.
Öbür çocuğun odunları ıslandı tamamen.

Ama Süleyman’ın odunları kupkuruydu.
Çünkü o, sırtından paltosunu çıkarıp, odunları sarmıştı bir güzel.

Çünkü dergaha götürüyordu onları.
Hocasına götürüyordu.
Onun için ıslanmamalıydı bu odunlar.

Kendi sırılsıklam ıslanmıştı.
Ama odunlar kupkuru gelmişti dergaha.

Hazret-i Hızır, bu kuru odunları görünce;
- Bunları ıslatmadan nasıl getirebildin? diye sordu.

Cevaben;
- Üzerlerine paltomu örttüm, dedi.

- Neden?
- Çünkü hocamın evine yaş odun götüremezdim efendim.

Hakimane bir cevap

Bu cevap, hoşuna gitti hazret-i Hızır’ın.
Zira bu genç yaşta hakimane bir cevap vermişti.

Ona sevgiyle bakıp;
- Ey Süleyman, kalbin nur ile dolsun ve senin adın bundan sonra Süleyman Hakim olsun, dedi.

Sonra ellerini kaldırıp;
- Senin ilim ve feyzinden binlerce insan istifade etsin, diye dua eyledi.

O günden itibaren, hikmetler söylemeye başladı artık.
Ahmed Yesevi hazretlerinden “rahmetullahi aleyh” duyduklarını, mısralarla aktarırdı insanlara.

www.gonulsultanlari.com