Gönül Sultanları.com >  Evliya Nasihatleri > Müslüman tembel olmaz > Edep nedir?
Edep nedir?
Abdülaziz Dirini, (Adab) risalesinde,
Şunları yazmaktadır (İlim-edep) bahsinde:

(İslam âlimlerimiz, şöyle buyurdu ki hep:
Her insana, evvela, lazımdır ilim, edep.

Sahabe-i kiram da, huzurunda Resulün,
Edep ve huşu ile otururdu büsbütün.

Başları önlerinde, gayet sakin ve sessiz,
Edeple dururlardı, hem de hiç hareketsiz.

Öyle ki, ağaç sanıp, kuşlar o kimseleri,
Gelip, üzerlerine konarlardı ekseri.

Talebe, hocasını, hem de can kulağıyle,
Dinleyip, her emrini yapmalıdır ayniyle.

Hocasına, her zaman dua edip talebe,
Hak teâlâ indinde, bulur yüksek mertebe.

Tasavvufun esası, edepten ibarettir.
Edep, insanlar için bir manevi ziynettir.

Ne kadar çok olsa da insanda hal ve makam,
Hiç birisi, edebin yerini tutamaz tam.

Edebin bir tarifi, itiraz etmemektir.
Büyüklerin emrine, hemen (Peki) demektir.

Allah’ın emrine de, her kim tam tâbi ise,
Dinde edep sahibi olmuş olur o kimse.)

Yine o buyurdu ki: (İslam’a hizmet için,
Çalışırken, kalbini kırmayın hiç kimsenin.

Kâfirin de kalbini kırmak yoktur bu dinde.
Bu, çok fena bir iştir Hak teâlâ indinde.

Ve hatta gönül yıkmak, Kâbe’yi, yetmiş defa,
Yıkmanın günahından, fazladır kat kat daha.

Nazik, kibar olmaya gayret edin her zaman.
Kaçının titizlikle, kavga, münakaşadan.

Zira bunun sebebi, kibir ile öfkedir.
Bunlar ise, insanın asıl felaketidir.)

Yine o buyururdu ki: (Emr-i maruf sevabı,
Öyle çok fazladır ki, yoktur haddi hesabı.

Dağ kadar çok altını, sadaka verse insan,
Yine azdır, bir altın zekatın sevabından.

Dağ kadar altın zekat vermenin sevabı da,
Hiç kalır, emr-i maruf sevabının yanında.)

Yine o buyurdu ki: (Mühim olan, kalb ve iç.
Zira Allah, kulunun zahirine bakmaz hiç.

İnsanlar süslüyorlar, dışını, zahirini.
Halbuki görür Allah, onun bozuk halini.

Hatta bozuk niyetle yapsa da çok ibadet,
Hak teâlâ indinde, bulamaz yine rağbet.

Zira Allah, sadece amele bakmaz asla.
Bakar ki, o ameli yapmış mıdır ihlasla?)

www.gonulsultanlari.com