Ahmet bin İdris "rahmetullahi aleyh", Evliyanın büyüklerindendir.
1837 de Yemen’de vefat etti.

Bir sene müthiş bir kuraklık olmuştu o havalide.
İnsanlar susuzluktan ızdıraba düşüp bu zata geldiler ve;
- Efendim çok perişanız, diye dert yandılar.

Büyük Veli, büyük üzüntü içinde,
- Biliyorum kardeşlerim, buyurdu. Ama ne yapabiliriz ki?

Rica ettiler:
- Efendim, hani bir dua etseniz de yağmur yağsa diyoruz.
- Pekala, buyurdu. Toplanın, sahraya çıkıyoruz.

Ve bütün şehir halkı toplandı.
Kadın erkek, yaşlı genç, birlikte sahraya çıktılar.

Kendisi yüksekçe bir yere çıkıp seslendi:
- Ey insanlar! Hepiniz günahkâr olduğunuzu itiraf ediyor musunuz?

Hep bir ağızdan bağırdılar:
- Evet. Biz çok günahkârız. Ama pişman olduk, tövbe ediyoruz.

Bunun üzerine açtı ellerini;
- Ya Rabbi! Kur’an-ı kerimde; “Tövbe edenlerin duasını kabul ederim” buyuruyorsun. İşte biz günahlarımıza tövbe ettik. Bizi affet ve bize yağmur ihsan eyle! diye yalvardı.

Daha duası bitmemişti ki, gök gürlemeye başladı.

Ardından boşandı rahmet.
Öyle ki, toprak da doydu suya, insanlar da.

Üç şeye dikkat et!

Bir gün de nasihat isteyen bir gence;
- Üç şeye dikkat et evladım, buyurdu.

Delikanlı sordu:
- Onlar nedir efendim?

Buyurdu ki:
- Birincisi, paraya, mala mülke gönül bağlama! İkincisi, öyle hayat sür ki, senin yüzünden kimse Cehenneme girmesin. Yani kimseye kötü örnek olma. Hiç kimse sana bakıp da İslamiyet’ten soğumasın.

Delikanlı sordu:
- Ya üçüncüsü efendim?
- Üçüncüsü de, yanına üzüntülü gelen, neşeyle çıksın yanından. Kederli insanları ferahlandır.

Namaz, dinin direğidir

Bir gün de “Namaz”dan bahsederken;
- Namaz, dinin direğidir. Namaz kılan, dinini kuvvetlendirir. Kılmayan dinini yıkar, buyurdu.

Ve ekledi:
- Ankebut suresinde; “Doğru kılınan namaz, insanı kötülüklerden elbette uzaklaştırır” buyuruluyor.

Dinleyenlerden biri;
- Hocam, dedi. Bazıları hem namaz kılıyor, hem de kötü işler yapıyor. Buna ne dersiniz?

Buyurdu ki:
- Kabul olan namaz, insanı kötülüklerden korur, her namaz değil.

Adam sordu:
- Hangi namaz kabul olur efendim?
- Farzlarına, vaciblerine, sünnetlerine hatta müstehaplarına tam uyarak kılınan namazı Allahü teâlâ kabul eder ve ancak böyle kılınan namaz insanı kötülüklerden korur?

Ve ekledi:
- O kişi istese de kötülük yapamaz artık.