Pir Ali Aksarayi "rahmetullahi aleyh".
Bu zat, bir gün sevdikleriyle sohbet ediyordu ki, bir ara;
- Cennet, anaların ayağı altındadır, buyurdu.
Ve ilave etti:
- Allahü teâlânın rızası, anne babanın rızasına bağlıdır. Onlara Üf bile demeyiniz!
Ve bir menkıbe anlattı onlara.
Menkıbe şöyle:
Musa aleyhisselam, Hak teâlâya;
- Ya Rabbi, Cennette benim komşum kim? Diye sorar.
Hak teâlâ;
- Falanca beldede, falanca kasaptır, buyurur.
Bunu öğrenince, gider o beldeye.
Arar, sorar.
Evini öğrenip, kapıyı çalar.
Kasap, onu tanımamaktadır.
Ama güler yüzle karşılar.
- Hoş geldiniz! diyerek, içeri alır.
Baş köşeye oturtur, iltifat eder.
Hâl hatır sorar.
Sonra, izin isteyip mutfağa varır.
Önceden pişirdiği eti alır.
Küçük küçük lokmalara ayırır.
Tavanda asılı bir zembil vardır.
İndirir yavaşça.
Musa aleyhisselam, dikkatle takip etmektedir.
Bakar ki, zembilin içinde yaşlı bir kadın var.
Çok ihtiyar, pir-i fani.
Bezini değiştirir.
Etini yedirir.
Tekrar yerine asar.
Zembildeki kimdi?
Odaya döndüğünde, sorar Musa aleyhisselam:
- O zembildeki kimdi?
- Annemdi efendim.
- Onu indirip ne yaptın?
- Bezini değiştirip, karnını doyurdum ve tekrar yerine astım.
- Çok güzel. Ama bir şeyi merak ettim.
- Buyurun efendim?
- Hizmet bitince, bir şeyler mırıldandı. Duyamadım, ne dedi?
- Bana dua etti efendim.
- Nasıl dua etti?
- Ya Rabbi, oğlumu Musa Peygambere komşu et dedi. Ben de “Amin” dedim.
- Her gün böyle dua eder mi?
- Evet efendim.
Musa aleyhisselam çok memnun olur.
Ve kendini tanıtıp;
- Kardeşim! Musa benim. Seni tebrik ederim. Cenâb-ı Hak, annenin duasını kabul etti. Ve bizi Cennette komşu eyledi, buyurur.
|