Büyük Velilerden Muhammed Harezmi hazretleri “rahmetullahi aleyh”, bir sohbetinde;
- Allahü teâlâ, bir kuluna iki korkuyu birden vermez, buyurdu. Hadis-i kudside mealen; “Dünyada benden korkan, ahirette korkmasın. Dünyada korkmayan ise ahirette çok korksun” buyuruluyor.

Ve ilave etti:
- Ama korkmak, sevginin alametidir. Seven korkar çünkü. Sevmeyen korkmaz.

Sordular:
- Seven niye korkar efendim?
- Onu incitirim diye korkar. Korkusu, onu üzerim diyedir. Müslümanın Rabbinden korkması da böyledir işte. “Bir günah işlerim de Rabbim bana gücenir” diye titrer adeta.

Tasavvuf nedir?

Bir gün de;
- Tasavvuf nedir efendim? diye sordular bu zata.

Cevabında;
- Tasavvufu çok alimler tarif etmiştir, buyurdu. Bunların içinde benim en çok beğendiğim bir tarif var. O da, tasavvuf, ehemmi mühimme tercih etmektir.

Ve açıkladı bunu:
- Yani hangi iş mühimse, onu önce yapmak, mühim olmayanı sonraya bırakmaktır.

Sordular:
- Yani; “Tasavvuf, vakti en iyi şekilde değerlendirmektir” diyebilir miyiz efendim?
- Evet. Bunu yapabilen, dünyada da rahat eder, ahirette de.

Şöyle bitirdi:
- Vakit, büyük nimet ve biricik sermayesidir insanın.

Biricik çare

Bir gün de;
- Şeytanın zararından kurtulmanın çaresi nedir efendim? diye sordular bu Veliye.

Cevaben;
- Şeytanın zarar veremediği zatlarla sohbet etmektir, buyurdu.

- Yani Evliya kimselerle mi efendim? dediler.

- Evet. “Allah dostları”yla beraber olana, şeytan zarar veremez. Öyle zatlar yoksa, onların kitabını okuyan da onlarla beraber sayılır. Şeytan, bunlara da bir şey yapamaz.