Büyük alim ve velilerden Seyyid Ahmed Mekki Efendi "rahmetullahi aleyh", Peygamber efendimiz aleyhisselamı anlatıyordu cemaate:

- Kıyamette, kabirden önce O kalkacak, üzerinde Cennetten elbise olacaktır. "Burak" adındaki bir Cennet hayvanına binip mahşer yerine gelecek. "Liva-yı hamd" denilen sancağı O tutacak, kıyamete kadar her mümin, o sancağın altında bulunacaktır.

Şöyle devam etti:
- O, hesabın başlaması için mahşer halkına şefaat edecek, önce Onun ümmetinin hesapları görülecek, Sırattan, önce Onun ümmeti geçecek, Cennete, önce Onun ümmeti girecektir.

Şöyle bitirdi:
- Kardeşlerim, O, iki cihanın da sultanıdır. Onu sevmek, her Müslümana farzdır.

- Onu ne kadar sevelim efendim? dediler.
- Canınızdan ve malınızdan daha fazla, buyurdu.

Sordular yine:
- Peki, Onu sevmenin alameti nedir efendim?

Cevabında;
- Onun dinini öğrenip, ona göre yaşamaktır, buyurdu.


İşte senin ilacın

Sonra şunu anlattı:

İmam-ı Kastalani hazretleri “rahmetullahi aleyh” bir hastalığa yakalanmıştı.
Doktorlar çaresini bulamadı.

Nihayet Resulullah efendimizi araya koyup;
- Ya Rabbi! Habibinin hürmetine bana şifa ver! diye yalvardı.

Ve yattı.
Bir mübarek zat gördü rüyasında.

Elinde tuttuğu reçeteyi bu zata uzatıp;
- İşte senin ilacın! Bu reçete, Resulullahın emriyle yazılmıştır, dedi.

Uyanıp, tatbik etti onu.
Tamamen kurtuldu o hastalıktan.