Kabr-i şerifi Bağdat’ta bulunan büyük Velilerden Cafer bin Yunus hazretleri “rahmetullahi aleyh“, bir gün bazı gençlere;
- Helali, haramı, ibadetlerin nasıl yapılacağını, nelere inanılacağını, rastgele kimselere sormayın, buyurdu.
- Neden efendim? dediler.
- Çünkü nakli esas almayıp da kendi aklı, kendi görüşü, kendi düşüncesiyle konuşan ve yazan kimse, din adamı değil, “Din hırsızı”dır.
- Din hırsızı mı hocam?
- Evet. Bunlar Müslümanların imanlarını çalar. Hatta bunlar, İslamiyet’e açıkça saldıran kâfirlerden daha zararlı ve daha kötüdür. Bu gibilerin sözlerine, kitaplarına ve mecmualarına aldanmayın.
- Kime soralım efendim?
- “Ehl-i sünnet alimleri”ne sorun veya onların kitaplarını okuyun. Yahut da böyle doğru kitapları okuyan, bilen ve bildiren doğru Müslümanları aramalı, bulmalı, dini, imanı, helali ve haramı bunlara sorup öğrenmelidir.
Şöyle bitirdi:
- Kurtuluş yolu budur.
Hiç huzurum yok
Bir gün, bir genç dert yandı bu zata.
- Hiç huzurum yok efendim, ne yapayım?
- İslamiyet’i öğren ve tatbik et, buyurdu.
- O zaman huzurlu olur muyum hocam?
- Elbette. İslam’a uyan, iki cihanda da huzurlu olur.
Ve ekledi:
- Resulullah efendimize uymak niyetiyle uyumak bile ibadettir.
Genç şaşırdı.
- Uyumak mı efendim?
- Evet. Kaylule etmek, Efendimiz aleyhisselamın âdetiydi evladım.
- Kaylule nedir ki hocam?
- Öğleden önce biraz uyumaya "Kaylule" denir.
|