Evliyanın büyüklerinden Seyyid Emir Külal “kuddise sirruh” hazretlerine, bir gün bazı sevdikleri gelerek;
- Efendim, Cehennemden kurtulmak için ne yapmak lazımdır? diye sordular.

Cevabında;
- Bunun için itikatta ve amelde, İslamiyet’in sahibine uymaktan başka çare yoktur, buyurdu. Üstad aramaktan maksat, İslamiyet’i öğrenmektir. Onlardan görerek, itikatta ve İslamiyet’e uymakta kolaylık elde etmektir.

Sordular:
- Efendim bazıları, biz istediğimizi yapıp, istediğimizi yiyip, mürşidimizin eteğine yapışarak Cennete gireriz, diyorlar. Böyle şey olur mu?

- Öyle şey olmaz. Böyle sanmak, tam bir hayale kapılmaktır. Kıyamette izin verilmeden kimse, kimseye şefaat edemeyecek, izin alan da, ancak razı olduğuna şefaat edecektir.

- Razı etmek için ne lazım efendim?
- İslamiyet’e uymak lazımdır. Bundan sonra, insanlık icabı kusuru bulunursa, ancak böyle kusurlar şefaatle affolacaktır.

- Kusurlu olan, günahı olan kimseden razı olurlar mı efendim?
- Allahü teâlâ, onu affetmek isterse, o kimse görünüşte günahı bulunsa bile, elbette razı olunmuşlardan demektir. Allahü teâlâ hepimizi razı olduğu kullardan eylesin.
- Amin.

Resulullaha uymak için

Bir gün de sohbetinde;
- Kardeşlerim, varlıkların en üstünü insan olduğu gibi mahlukların en aşağısı, en kötüsü de, yine odur, buyurdu.

Ve ekledi:
- Nitekim alemlerin Rabbinin sevgilisi olan Muhammed aleyhisselam insan olduğu gibi, alemlerin Rabbinin düşmanı olan Ebu Cehil de insandır.

Şöyle devam etti:
- Öyleyse şu birkaç günlük ömrü, İslamiyet’in sahibine uyarak geçirelim. Çünkü ahiretin azabından kurtulup, sonsuz nimetlere kavuşmak, ancak Ona uymakla olur.

Sordular:
- Ona uymak nasıl olur efendim?
- Ona uymak için Onun getirdiği İslam dinine uymak lazımdır. İslamiyet de Allahü teâlânın emir ve yasakları demektir.