Gönül Sultanları.com >  1001 Güzel Menkîbe > İmanda itikatta yol tektir > Bilmemek özür değildir
Bilmemek özür değildir
Büyük İslam âlimlerinden ve İstanbul’da Kadıköy müftüsü iken 1967 yılında vefat eden seyyid Ahmet Mekki Efendi “rahmetullahi aleyh” hazretleri, bir gün bazı sevdiklerine;
- Şimdi, hür memleketlerde oturup da, iman edilecek altı şeyi ve meşhur olan farzları ve haramları bilmemek, öğrenmemek özür değildir, buyurdu.

Sordular:
- Yani günah mıdır efendim?
- Evet. Öğrenmemek büyük günahtır. Kısa olarak öğrenmek ve çocuklarına öğretmek lazımdır.

- Ya öğrenmezse efendim?
- Önem vermediği için öğrenmezse, imanı gider.

- İmanı mı gider efendim?
- Evet. Yalnız kelime-i şehadeti söyleyen ve mânâsını bilip inanan bir kâfir, o anda Müslüman olursa da, sonra yavaş yavaş, iman edilecek altı şeyi ve her Müslüman için farz ve haram olan meşhur bilgileri öğrenmesi ve bilenlerin, yani Müslümanların buna öğretmeleri lazımdır.

- Öğrenmezse efendim?
- Öğrenmezse Müslümanlıktan çıkar. (Mürted) olur.

- Peki nerden öğrenmesi lazım efendim?
- Sadece Ehl-i sünnet âlimlerinin yazdığı doğru (İlmihal) kitaplarından öğrenmesi lazımdır.

Dört mezhebin itikadı birdir

Bir gün de mezheblerden sordular bu mübarek zata.

Cevaben;
- Hak olan, doğru olan dört mezheb vardır ve dördünün de itikatları, imanları birdir, buyurdu. İslam’da ayrılıkları yoktur. Dördü de, Ehl-i sünnet itikadındadır. Bugün, din bilgilerini bu dört mezhebten birinin ilmihal kitaplarından öğrenmekten başka çare yoktur.

Ve devam etti:
- Ehl-i sünnet itikadında olmayanlara bid’at ehli, yani mezhebsiz denir. Bunlardan çok uzak durmalı.

www.gonulsultanlari.com