Evliyayı kiramdan Seyyid Abdullah-ı Şemdini “rahmetullahi aleyh” hazretlerine, bir gün mezheplerden sordular.

Cevabında;
- İtikat bilgilerinde doğru olan tek yol vardır, buyurdu. Bu da (Ehl-i sünnet vel-cemaat) mezhebidir.

Ve devam etti:
- Yeryüzünde bulunan bütün Müslümanlara doğru yolu gösteren ve Muhammed aleyhisselamın yolunu değişmeden, bozulmadan öğrenmemize sebep olan dört büyük zattır.

Sordular:
- Onlar kimlerdir efendim?
- Birincisi, İmam-ı a’zam Ebu Hanife Numan bin Sabit “rahmetullahi aleyh”dir ki, İslam âlimlerinin en büyüklerindendir ve Ehl-i sünnetin reisidir.

Ve şöyle sıraladı:
- İkincisi, İmam-ı Malik bin Enes, üçüncüsü, İmam-ı Muhammed bin İdris Şafii, dördüncüsü, İmam-ı Ahmed bin Hanbel’dir “rahmetullahi aleyhim ecmain” .

Şöyle bitirdi:
- Bugün, bu dört imamdan birine uymayan bir kimse, büyük tehlikededir ve doğru yoldan sapmıştır.

Bilenle bilmeyen bir midir?

Bir gün de itikatta mezhepleri sordular.
Cevaben;
- İmanda, itikatta tek bir mezhep vardır. Bu mezhep Ehl-i sünnet vel-cemaat mezhebidir. Çünkü İslamiyet, bütün insanlara yalnız bir tek imanı ve itikadı emretmektedir.

Ehl-i sünnet itikadının açıklamasında iki imam meşhur olmuş, yaşadıkları zamanlarda itikatta doğru yoldan ayrılmış sapıkların ve Yunan felsefesinin bataklıklarına saplanmış maddecilerin bozuk düşüncelerine karşı Ehl-i sünnet vel-cemaat itikadını izah etmekte, bazı bakımlardan farklı usuller takip etmişlerdir. Daha sonraki asırlarda gelen Ehl-i sünnet âlimleri, bu iki imamın koyduğu usullere uyarak, Ehl-i sünnet itikadını nakletmişlerdir.

Sordular:
- Onlar kimlerdir efendim?
- Birisi, Ebu Mansur-i Matüridi, ikincisi, Ebül Hasen Ali Eşari’dir “rahmetullahi aleyhima”. Bu iki imam, aynı imanı bildirmişlerdir.

- Aralarında hiç fark yok mu efendim?
- Birkaç fark var, ama bunlar da mühim değil. Hakikatte aynıdır.

Şöyle devam etti:
- Ehl-i sünnet âlimleri, Kur’an-ı kerimde ve hadis-i şeriflerde övülmektedir. Bir âyet-i kerimede mealen: (Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?) buyurulmuştur.

Ve ekledi:
- Başka bir âyet-i kerimede de mealen; (Ey Müslümanlar! Bilmediklerinizi bilenlerden sorunuz) buyuruldu.