Büyük Velilerden Seyyid Taha-yı Hakkâri “kuddise sirruh” hazretlerine, bir gün namazın üstünlüklerinden sordular.

Cevabında;
- Kıyamette de, imandan sonra ilk soru namazdan olacaktır, buyurdu. Beş vakit namazın hesabını veren, bütün sıkıntı ve imtihanlardan kurtulup, sonsuz kurtuluşa kavuşur.

Ve ilave etti:
- Cehennem ateşinden kurtulmak ve Cennete kavuşmak da, namazı doğru kılmaya bağlıdır. Doğru namaz için önce kusursuz bir abdest almalı, gevşeklik göstermeden namaza başlamalı, namazdaki her hareketi en iyi şekilde yapmaya uğraşmalıdır.

En büyük ibadet

Bir gün de sohbetinde;
- İbadetlerin hepsini kendinde toplayan ve insanı Allahü teâlâya en çok yaklaştıran ibadet, namazdır, buyurdu.

Ve ekledi:
- Peygamberimiz “aleyhisselam”; (Namaz dinin direğidir. Namaz kılan kimse, dinini kuvvetlendirir. Namaz kılmayan, elbette dinini yıkar) buyurdu.

Namazı doğru kılmakla şereflenen bir kimse, çirkin, kötü şeyler yapmaktan korunmuş olur.

Ve bir âyet-i kerime nakletti:
- Âyet-i kerimede mealen; (Doğru kılınan namaz, insanı pis, çirkin ve yasak işleri işlemekten korur) buyuruldu.

Böyle bozuk kılacağına…

Bir gün de sohbetinde;
- Kardeşlerim, insanı kötülüklerden uzaklaştırmayan bir namaz, doğru namaz değildir, buyurdu. Görünüşte namazdır. Bununla beraber, doğrusunu yapıncaya kadar, görünüşü yapmayı elden bırakmamalıdır.

Ve ilave etti:
- Büyüklerimiz; (Bir şeyin hepsi yapılamazsa, hepsini de elden kaçırmamalıdır) buyuruyorlar. Sonsuz ihsan sahibi olan Rabbimiz, görünüşü hakikat olarak kabul edebilir.

Ve bir ikaz yaptı:
- “Böyle bozuk namaz kılacağına, hiç kılma!” dememelidir. “Böyle bozuk kılacağına, doğru kıl!” demeli, bozuk olanları düzeltmeli, bu inceliği iyi anlamalıdır.