İslam âlimlerinin en büyüklerinden Mahmud-u İncirfagnevi “rahmetullahi aleyh” hazretleri, bir sohbetinde;
- Büyükler, siparişle konuşmaz, buyurdu.

Ve izah etti:
- Yani yanındakilerin neye ihtiyacı varsa, Allahü teâlâ onu söyletir onlara. Kendisi de bilemez ve farkına varamaz. Kimin ne kısmeti varsa, Allahü teâlâ onu hatırına getirtir ve söyletir.

Ve ekledi:
- Bilgi de bir rızıktır. Herkes rızkını böylece alır.

En büyük kul hakkı

Bir gün de evlilikten sordular bu mübarek zata.
Cevabında;
- Nikahtan sonra bir hak teşekkül eder. Bu hukuka riayet edemeyecek olan, evlenmesin! buyurdu.

Ve devam etti:
- En büyük kul hakkı, karı koca arasında olur. Din kitaplarımızda kadın hakkı geniş olarak yazılıdır. Evlenecek gençlerin, mutlaka bunları okuması gerekir.

Ve altını çizdi:
- İslamiyet’te hanım, köle değildir, esir değildir, hizmetçi hiç değildir.

- Peki hanım nedir efendim? dediler.
- Hanım, sultandır! buyurdu. Hanımını üzenin, mahşerde dâvâcısı Peygamberimiz “aleyhisselam” olacaktır.

Hocasının kalbini kıran

Bir gün de hoca hakkından sordular.
Cevabında;
- Hocasının kalbini kıran, mahvolmuştur, buyurdu. Hocasının kalbini kırmanın felaketi o kadar büyüktür ki, yedi kat göklerden düşse bu kadar kötü olamaz.

Sordular:
- Neden efendim?
- Çünkü ona sonsuz saadetini temin eden, hocasıdır. Hocanın hakkı, anne baba hakkından önce gelir.

Merak ettiler:
- Hikmeti ne efendim?
- Çünkü anne baba, insanın sadece dünyada rahat etmesini sağlar. Ama hocası, hem dünyada, hem de ahirette, sonsuz rahat etmesini temin eder.