KureyÅŸ müÅŸriklerinin var idi tek maksadı.
O da, Resulullahı ortadan kaldırmaktı.
Hücum ediyorlardı bütün güçleri ile.
Ulaşamıyorlardı yine de o Resule.
Zira otuz mücahid, etrafında Resulün,
Bir pervane misali dönüyorlardı o gün.
Kendi vücutlarını yaparak birer kalkan,
Allah’ın Resulünü koruyorlardı her an.
Derlerdi: (Ey Allah’ın Resulü, biz hepimiz,
Mübarek vücuduna karşı birer siperiz.
DüÅŸman, sana varamaz bizleri geçmedikçe.
Ve seni öldüremez, bizi öldürmedikçe.)
O ara, müÅŸriklerden bir grup hücum etti.
Zira tek gayeleri, Resulü öldürmekti.
Resulullah, Eshaba buyurdu ki o zaman:
(Åžunların hücumunu kim def eder buradan?)
Ensardan beÅŸ sahabi, kılıçları çekerek,
Atıldılar ileri, tekbirler getirerek.
O Resulün önünde, her biri, arslan gibi,
Savaşıp ÅŸehid oldu, onlardan dört sahabi.
BeÅŸinci, yaralanıp hem de ondört yerinden,
Kan kaybından tükendi ve yere düÅŸtü birden.
Allah’ın Sevgilisi, muttali oldu buna.
(Onu, bana getirin!) buyurdu Eshabına.
Mübarek sahabiyi yanına yatırdılar.
Ve kendi dizlerini, ona yastık yaptılar.
Başı, Resulullahın kucağında olarak,
Åžehid kardeÅŸlerine, o da etti iltihak.
O sırada müÅŸrikler, toparlanıp bir daha,
Saldırıya geçtiler, yine Resulullaha.
Allah’ın Sevgilisi, Eshabına hitaben,
Buyurdu ki: (Bunları, kim def eder bu yerden?)
Talha bin Ubeydullah öne çıktı en baÅŸta.
Resulullah sordu ki: (Kim vardır senden başka?)
(Ben de hazırım) dedi, bir mücahit Ensardan.
Buyurdu ki: (Bunları, sen def eyle buradan.)
(Peki ya Resulallah!) diyerek o mücahid,
Kahramanca çarpışıp, sonunda oldu ÅŸehid.
MüÅŸrikler, baÅŸka yönden saldırdılar bu sefer.
Resul yine sordu ki: (Bunları kim def eder?)
Yine, herkesten önce Talha bin Ubeydullah,
Dedi: (Ben def ederim onu ya Resulallah!)
Resulullah sordu ki: (Kim vardır senin gibi?)
Derhal öne fırladı Ensardan bir sahabi.
Resul, o sahabiye, (Sen karşı koy) buyurdu.
O dahi müÅŸriklerle çarpışıp ÅŸehid oldu.
Resulün etrafında bulunan sahabiler,
Çarpışıp ÅŸehid oldu böylece birer birer.
Talha bin Ubeydullah kalmıştı en sonunda.
Yine şehid olmaktı tek gayesi onun da.
Resulün etrafında, pervane dönüyordu.
Nerden hücum gelirse, o yöne gidiyordu.
Delik deÅŸik olmuÅŸtu vücudunun her yeri.
Yine de aldırmayıp, korurdu o Serveri.
|