Bilal bin Sa'd hazretleri “rahmetullahi aleyh”, tabiinin büyüklerindendir.
Her gece, bin rekat namaz kılardı.
Bir sene, hiç yağmur yağmadı o beldede.
Dua etmesi için, gelip rica ettiler.
Kabul edip, birlikte çıktılar sahraya.
Orada;
- Ey insanlar! Bela ve sıkıntılar, kullara günahları sebebiyle gelir, buyurdu. Bu bela da bizim günahlarımızın neticesidir. Gelin, birlikte tövbe edelim Rabbimize.
Halk itiraf edip;
- Evet, bizler çok günahkârız. Ama pişmanlık duyuyor, Rabbimizden af ve mağfiret diliyoruz, dediler.
Bize yağmur gönder
O zaman kaldırdı ellerini:
- Yâ ilahi! Kur’an-ı keriminde sen bize; (Doğru söylerseniz dualarınızı kabul ederim) buyuruyorsun. Biz de doğru söylüyor, günahımızı itiraf ediyoruz, dedi.
Peşinden;
- Ama pişmanız, senden mağfiretini diliyor ve sonsuz hazinenden yağmur bekliyoruz! diye yalvardı.
Fazla zaman geçmedi.
Bir yağmur boşaldı ki, toprak da kandı suya, insanlar da.
Ecel ani gelir
Bu zat, bir gün bir sevdiğine;
- Ölmeyi ister misin? diye sordu.
- Hayır efendim, dedi. Şimdi hazır değilim. Biraz daha yaşayıp, faydalı ve iyi işler yapıp, sonra ölmek isterim.
Buyurdu ki:
- Ne yapacaksan çabuk yap. Eceller ani gelir. Sen, iyi iş yapmaya niyet ettinse de o kadar yaşamaya senet var mı elinde?
Şöyle bitirdi:
- Büyüklerimiz; (Her gece, yatağa yattığında, ölümü yastığının altında bil. Sabah uyandığında ise karşında) buyuruyorlar.
|