Ana Sayfa >  1001 Güzel Menkîbe > Nimetlere şükredebilmek için ne yapmalı? > Yemeyin o yemeği
Yazıcı   Yazı boyutunu     

Yemeyin o yemeği

İmam-ı Rabbani hazretlerinin “kuddise sirruh” bir talebesi anlatıyor:

Bir arkadaşımla bir gece buluşup, içinde afyon olan bir yemek hazırladık birlikte.

Sonra, hocamızın huzuruna vardık.
Sohbetten çıkınca, gidip o hazır ettiğimiz afyonlu yemeği yiyecektik.

Sohbet bitti.
Tam çıkıyorduk ki, hocamız çağırdı ikimizi.
Diğer talebeler çıkmışlardı.

Cennet nimetlerinden uzun uzun bahsedip;
- O nimetler, çok lezzetli ve sonsuzdur, buyurdu. Dünyada da sadece helal olan yiyeceklerde lezzet ve fayda vardır.

Ve ilave etti:
- Eve gittiğinizde o afyonlu yemeği yemeyin sakın!

Çok mahcup olmuştuk.
Güya hocamızdan gizli yiyecektik o yemeği.
O günden sonra daha sıkı bağlandık hocamıza.

Verme, sende kalsın!

Bir başka talebesi de şöyle anlatıyor:

Bir zaman çok param vardı.

Onların bir kısmını ayırıp;
“Bunları hocamıza vereyim de fakirlere dağıtsın” diye düşündüm.

Ve götürüp arzettim ertesi gün.
Ancak kabul etmediler.
- Sende kalsın, ilerde lazım olur sana, buyurdular.

- Peki efendim, dedim.

Gece yatıp, hocamı gördüm rüyada.

Bana bakıp;
- Şu anda annen çok hasta, buyurdu. Çabuk kalk annenin evine git ki, son nefesine yetişebilirsin belki.

Uyanıp, koştum annemin evine.
Gerçekten de son nefeslerini veriyordu.
Yanına oturup, kelime-i tevhidi telkin ettim.

Cenaze masrafları için para da lazım oldu.
Yanımdaki parayı bu işler için kullandım rahatça.
 
Geridön
 
 
Klavye
 
Ana sayfam yap Sık kullanılanlara ekle
Güncelleme Tarihi
23.11.2024
Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır. Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya
gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.

Hosted by İhlas Net
Ziyaretçi Sayısı