Dinin kıymet verdiği bir şeyi tahkir etmek,
Tahkir ettiğini de, tazim ve kıymet vermek,
Çok tehlikeli olup, küfr-i hükmiye girer.
Böyle yapan, mâzallah imanını kaybeder.
Mesela bıyığını kırktığında bir kimse,
Başkası, (Bu, bir şeye yaramadı) der ise,
O kimsenin küfründen korkulur bundan sebep.
Müslüman, konuşurken dikkatli olmalı hep.
Zira bıyık kısaltmak, dinimizde sünnettir.
O, bu sözle, sünneti hafif görmüş demektir.
Bir erkek de, üstüne giyse ipek elbise,
Biri de, bu haline, (Mübarek olsun) dese,
Onun da, yine küfre düşmesinden korkulur.
Zira bu, bir haramı kıymetli tutmak olur.
Biri, kıbleye karşı ayağını uzatsa,
Yahut o yöne doğru, tükrüğünü fırlatsa,
Başkaları, onun bu yaptığını görseler,
Ve ona, (Böyle yapma, bu, mekruhtur) deseler,
O da, (Her yaptığımız, bu kadar olsa) dese,
Böylece o mekruha ehemmiyet vermese,
Onun dahi küfründen, bu suretle korkulur.
Zira dinin hükmünü, hafife almış olur.
Birinin hizmetçisi, içeri girse yine,
Peşinden, selam verse hemen efendisine.
Lakin o hizmetçiye, bir kimse (Sus!) diyerek,
Dese ki, (Efendiye olur mu selam vermek?)
O kişi, bu sözüyle mâzallah kâfir olur.
Maksadı başka ise, o takdirde kurtulur.
Selamı küçük görmek değilse gaye şayet,
Ona öğretmek ise, adab-ı muaşeret,
(Kalben selam verseydin) demek istedi ise,
O zaman, imanını zayi etmez o kimse.
(İman artar, azalır) demekten de korkulur.
Yakîn itibariyle olursa, caiz olur.
Biri, (Kıble ikidir, Kâbe ve Kudüs) dese,
Küfür olur, şimdiki hali murad ederse.
Ama, (Beyt-i mukaddes, kıble idi evvelden.
Şimdi Kâbe’dir) derse, kurtulur tehlikeden.
Bir İslam âlimine, kim söverse eğer ki,
O kimsenin küfründen korkulur elbette ki.
Biri de, (Yemek yerken konuşmamak iyidir.
Bu hal, mecusilerin iyi bir âdetidir.)
Der ise, onun küfre girmesinden korkulur.
Zira bu, kâfirliği beğenmek demek olur.
Yine, (Sen mümin misin?) deseler bir kimseye,
O da, (İnşallah) deyip, tevil edemez ise,
Yani onun muradı, son nefesteki iman,
Değil ise, mâzallah küfre girer o zaman.
Oğlu ölen birine, bir kimse gelip eğer,
(O, Allah'a gerekti) der ise, küfre girer.
Kim haram bir şey yerken, (Bismillah) derse eğer,
O kimse küfre girip, imanını kaybeder.
Ancak bu hususiyet, haram-ı li aynihi,
Olan şeyler içindir, leş veya şarap gibi.
Mesela gasbedilmiş şey de haramdır esas.
Bunu yerken Besmele çekilse, küfür olmaz.
Çünkü aslı, kendisi haram değil o şeyin.
Sonra haram olmuştur, gasb edildiği için.
Bir kimsenin küfrüne razı olmak, küfürdür.
Yani bu, o kimsenin imanını götürür.
Ve yine bir kimseye beddua eyleyerek,
(Allah senin canını, küfürle alsın!) demek,
Hususunda, âlimler ihtilaf eylediler.
(Küfrüne razı olmak, küfür olur) dediler.
Ama daim, şiddetli azap olunsun diye,
Öyle beddua etmek, sebep olmaz küfüre.
Biri, (Allah biliyor, o işi yapmadım) der,
Halbuki yaptığını bilirse, küfre girer.
Bir kimse, bir kadını, şahitsiz nikah etse,
Sonra, nikah olunan o kadınla o kimse,
(Şahidimiz Allah ve Peygamberdir) deseler,
İkisi de, bu sözden, hemen küfre girerler.
Zira Peygamberimiz bilmezdi gayb olanı.
(Gaybı bilirdi) demek, kaybettirir imanı.
Gaybı, yalnız Allahü teâlâ bilicidir.
Ve Onun bildirdiği kimseler ancak bilir.
Biri, (Çalınanları ve hem de gayb olanı,
Bilirim) derse eğer, gider hemen imanı.
Hatta onun sözüne, inansa biri eğer,
İnanan kimse dahi, imanını kaybeder.
(Bana, cin haber verdi) dese dahi fark etmez.
Zira Peygamberler de, cinler de gaybı bilmez.
Allahü teâlâdır sadece gaybı bilen.
Bir de, bildirdikleri bilirler ayriyeten.
Biri, (Allah adına) yemin etmek istese,
Bir başka kimse dahi, bunu kabul etmese,
Ve, (Ben, senin Allah'a yeminini istemem.
Şerefe ve namusa yemin eyle) dese hem,
O kimsenin bu sözü, gayet tehlikelidir.
Zira böyle söylemek, imana zarar verir.
(Bana, senin didarın, can alıcı gibidir.)
Demek de küfür olup, gayet tehlikelidir.
Hazret-i Azrail’dir zira can alan melek.
Meleklerin hepsine, tazim ve hürmet gerek.
Biri, (Namaz kılmamak, hoş iştir) dese eğer,
O kimse, bu sözüyle imanını kaybeder.
|