Seyyid Muhammed Salih, büyük İslam âlimi.
Halka öğüt, nasihat ediyordu daimi.
O, bir gün sohbetinde buyurdu: (Ey insanlar!
Günah işlemeyin ki, Cehennem var, azap var.
İki niyetle olur, işleri her kişinin.
Ya (Allah) için olur, yahut da (Nefsi) için.
Nefsi için yaparsa, hüsrandır neticesi.
Zira büyük düşmandır, insana kendi nefsi.
Dünyada en ahmak şey, bu nefs-i emmaredir.
Zira her bir arzusu, kendi aleyhinedir.
O, yalnız bize değil, düşmandır Allah'a da.
Ona yüz verilirse, azgınlaşır daha da.
O, insanın koynunda, sanki yılan ve akrep.
Sokup öldürmek için, fırsatını kollar hep.
Nefsi ile dost olan, kavuşmaz merhamete.
Ve hatta adım adım, yaklaşır felakete.)
Bir gün de buyurdu ki: (Bu dünya imtihandır.
Hatta her anımızda, birer imtihan vardır.
An be an, ya kazanır, yahut da kaybederiz.
Acı olan şudur ki, yok bundan haberimiz.
Günlük hayatımızda, ne yapıyorsak eğer,
Bir doğru şekli vardır, yanlıştır ötekiler.
Mesela su içmenin, çok şekli vardır, ama,
İçlerinden birisi, muvafıktır İslam’a.
Bir kimse, Besmeleyle, oturup, sağ eliyle,
Üç yudumda içerse, doğrudur bu haliyle.
Başka türlü içmeyi, isterse onun canı,
İçebilir ve lakin, kaybeder imtihanı.
Bunun gibi, sokakta, görse bir güzel kadın,
Bulur yine kendini içinde imtihanın.
Zira nefs-i emmare ve şeytan der ki ona:
(Kaçırma bu fırsatı, dön de bak şu kadına.)
Lakin kalbi ve ruhu, derler ki: (Bu iş günah.
Sakın ona bakma ki, nehyetti onu Allah.)
O, kalbinin sesine kulak verip, o anda,
Bakmazsa, o an için kazanır imtihanda.
Nefsini tercih edip, verirse kararını,
O günahı işler ve kaybeder imtihanı.
Bunun gibi, bir günde, binlerce imtihan var.
İnsan, hür iradeyle bunlara verir karar.
Bir yanda (nefis, şeytan), bir yanda (Allahımız).
Artık bize kalmıştır, tercih ve kararımız.
Her işte, Hak emrini tercih etmek için de,
Onun emirlerini bilmeli ince ince.
İnsan, ayıramazsa doğru ile yanlışı,
Elbet hatalı olur, onun her davranışı.
Öyleyse bir Müslüman, önce ilmihalini,
Öğrenip, ona göre düzeltmeli halini.
Bir de, yaptıklarını yaparsa Allah için,
Kurtulması, kuvvetle umulur o kişinin.
|