Ana Sayfa >  Evliya Nasihatleri > Hazine kapılarının anahtarı > Feyz almanın şartları
Yazıcı   Yazı boyutunu     

Feyz almanın şartları

Ahmet Mekki Efendi, âlim ve veli idi.
Vaazları, herkese pek çok faideliydi.

İstanbul’da Üsküdar, sonra da Kadıköy'de,
Hakiki bir müftülük yaptı bütün ömründe.

Dini bir sual için gelseydi biri halktan,
Hemen cevap vermezdi bir kitaba bakmadan.

Bulurdu o sualin kitaptaki yerini,
Bana buyururdu ki: (Al fetva defterini).

Uzun bir defter idi, ben alıp getirince,
O kimsenin ismini yazdırırdı ilk önce.

Sonra da, o suali ve onun cevabını,
Yazdırırdı, fetvayı nereden aldığını.

Yani (Falan kitabın, falan sahifesinde.)
Diye kaydettirirdi bana her seferinde.

O ilim deryasının vefatiyle beraber,
Artık kullanılmadı fetva için o defter.

Zaten batması ile o ilim güneşinin,
Artık gelen olmazdı bir fetva almak için.

Bir gün buyurmuştu ki: (Veli vefat edince,
Feyz vermesi kesilmez, hatta artar bir nice.

Ve lakin meyyit ile bağlılık, pek tabii,
Kolayca mümkün olmaz diriyle olan gibi.

Kalb hastalıklarına şifa ve deva olan,
Bakışı ve sözleri, devam etmez de ondan.

Yani diri de olsa, ölü de olsa veli,
Yine de feyz vererek olurlar faideli.

Lakin diri evliya, ona nasihat eder.
Hatasını düzeltir, vazifesini söyler.

Bu irtibat olunca, sevgisi fazlalaşır.
Ondan feyz alması da, böylece kolaylaşır.

Ölü, yol gösteremez, hem de bir şey diyemez.
Kusurları olanca, onu da bildiremez.

Böylece feyz alması azalır, hatta durur.
Yani ölü veliden istifade az olur.

Meyyitten, rüya ile ders almak da, hiç olmaz.
Yani ilham ve rüya, dinde senet olamaz.

Çünkü ona, hayal ve şeytan karışabilir.
Karışmamış olsa da, tabiri gerektirir.

Bir rüya sahih midir, değil mi, bilinemez.
Bu yüzden rüyalara, pek de güvenilemez.

Hakiki âlimlerin olmadığı yerlerde,
Meyyitten feyz almaya çalışmalı elbette.

Buna kavuşmak için, iman, yani itikat,
Ehl-i sünnet üzere olmalı ki, bu, ilk şart.

Sonra, İslamiyet’e sarılmalı ihlasla.
Günah ve haramlardan kaçınmalı pek fazla.

Bir çocuk, anasından önce faidelenir.
Sonradan, babasına daha fazla güvenir.

Mektebe başlayınca, sığınır üstadına.
Bir sanata girince, sarılır ustasına.

Aradaki sebepler, âdet-i ilahidir.
Ruhun kazançları da, aynen bunun gibidir.

Evvela ana-baba, sonra bir evliyadan,
Feyz alınır, en sonra Resul-i kibriyadan.)
 
Geridön
 
 
Klavye
 
Ana sayfam yap Sık kullanılanlara ekle
Güncelleme Tarihi
21.11.2024
Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır. Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya
gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.

Hosted by İhlas Net
Ziyaretçi Sayısı