Tahir-i Bedahşi ki, gönül ehli bir zattır.
İşi hep insanlara öğüt ve nasihattır.
Bir gün de buyurdu ki: (En büyük düşmanınız,
Sizin içinizdedir, onunla uğraşınız.
O düşman nefistir ki, içinizdedir her an.
Eğer kızacaksanız, ona kızın durmadan.
Çünkü o uğraşır ki, soksun sizi günaha.
Dünyada ondan ahmak bir mahluk yoktur daha.
Çünkü her bir arzusu, kendi aleyhinedir.
Onun peşinde giden, helake sürüklenir.
(Harama yaklaşmayın!) buyuruyor Rabbimiz.
Nefis de, haramlardan zevk alıyor bilakis.)
Yine bir sohbetinde buyurdu ki: (Ey kişi!
Bir iş eğer günahsa, sakın yapma o işi.
Zira Müslüman demek, teslim olan demektir.
Müminin, her günahtan kaçınması gerektir.
Kalbinin ürperdiği bir işi yapma sakın.
Haramda, kalbi titrer halis bir Müslümanın.
Günah işleyenlerden, uzak durmak gerektir.
Yani böyleleriyle pek görüşmemelidir.
Zira o kimselerle kim olursa arkadaş,
Zararı, ona dahi dokunur yavaş yavaş.
Hakiki bir Müslüman, günahtan uzak durur.
Rabbini düşünmekle o yalnız rahat bulur.
O, öyle çok görür ki kendi günahlarını,
Vakit bulmaz görmeye başkasının aybını.
Takva sahibi olup, günahtan kaçmalıdır.
Bu yol ile Allah’a daha yaklaşmalıdır.
Zira Müslüman için, kaçınmak her günahtan,
Daha çok faydalıdır, emirleri yapmaktan.
İslam âlimlerimiz buyurdu: Büyük, küçük,
Günahtan kaçmak gibi, olamaz bir üstünlük.)
Bir gün de buyurdu ki: (Sahibinden gayriye,
Tutulan kalb hastadır, muhtaçtır tedaviye.
Böyle kulun, İslam’a sarılması güçleşir.
Farzlar zor ve zahmetli, haramlar tatlı gelir.
Kalbin bu hastalığa yakalanmasına, hep,
Nefse uyup, günaha dalmaktır asıl sebep.
Nefis, Hak teâlâya düşmandır, hem de fazla.
Ona ibadet etmek, arzu etmez o asla.
Nefis, haddi zatında kendine de düşmandır.
İnsana haramları işletmekten zevk alır.)
Bir gün de buyurdu ki: (Günah, ateş gibidir.
Günahlar sebebiyle Cehenneme girilir.
Bizim büyüklerimiz takvaya sarıldılar.
Haram ve günahları, ateş bilip kaçtılar.
Bir Allah adamına kavuşursa bir kimse,
Kavuşur o sayede çok bereket ve feyze.
Hiç işleyemez olur bir günahı, hem de az.
Bu, öyle bir nimet ki, herkese nasib olmaz.)
|