Bin hicri senesinde, gelen bu mübarek zat,
Mektubat kitabında, şöyle etti nasihat:
Buyurdu: Allah ile, bir insan arasında,
Tek perde, kendisinin nefsidir esasında.
Yani kendi nefsini beğenip, sevmesidir.
Ve Rabbini bırakıp, kula güvenmesidir.
Halbuki Rabbimizin sevgisine kavuşmak,
Arzusu olmalıdır kalbinde kulun ancak.
Aile efradına karşı da bir Müslüman,
Tatlı dil, güler yüzlü olmalıdır her zaman.
Onların haklarını yerine getirecek,
Kadar, aralarında olmak da mühimdir pek.
Ve lakin bu bağlılık, o insanı, Rabbinden,
Yüz çevirecek kadar olmamalı katiyen.
Bir de, İslamiyet’ten bir şey olsa soracak,
Fasık din adamına, doğru olmaz danışmak.
Hakiki din adamı, işlemez günah, kusur.
İşte dini sualler, sırf bunlara sorulur.
Hakiki din adamı bulunmuyorsa eğer,
Onların kitabından öğrenmeli bu sefer.
Dünya düşkünleriyle, hiç bulunmamalıdır.
Bid'atten çok sakınıp, dine tam uymalıdır.
Neşeli zamanlarda, kapılıp sevincine,
Asla çıkmamalıdır İslam’ın haricine.
Sıkıntılı anda da, yine halis Müslüman,
Ümit kesmemelidir Rabbinden hiçbir zaman.
Her güçlüğün yanında, kolaylık vardır diye,
Bilip, güvenmelidir ihsan-ı ilahiye.
Gelse de kendisine bir sıkıntı, bir sevinç,
Hali, ikisinde de değişmemelidir hiç.
Varlıkta ve yoklukta, bir halde olmalıdır.
Hatta yokluk olunca, rahatlık duymalıdır.
Yani hadiselerin değişmesi halinde,
Yine, bir değişiklik olmamalı kalbinde.
Kimsenin ayıbına, hiç bakmayıp ayrıca,
Kendi ayıplarını görmelidir yalnızca.
Bir Mümini görünce, düşünmeli ki: Benim,
Bunun duasındadır belki de saadetim.
Üzerinde, her kimin, az hakkı varsa şayet,
Onun kölesi gibi etmelidir hareket.
Evliya kişilerin, öğrenip hallerini,
Onlar gibi olmaya çalışmalı daimi.
Kimsenin gıybetini yapmamalı katiyen.
Yapanı görünce de, susturmalıdır hemen.
Her zaman emr-i maruf ve nehy-i anil münker,
Yapmayı, kendisine tutmalı yol ve rehber.
Muhammed bin Alyana hazretlerine, bir zat,
Gelerek, kendisine bir sual sordu bizzat.
Dedi ki: (Hak teâlâ, bir kuldan razı mıdır?
Bunu anlamak için, bir alamet var mıdır?)
Buyurdu: (O insana, tatlı gelir ibadet.
Günah işlemek ise, çirkin gelir begayet.
En büyük sermayesi, ömrüdür o kişinin.
Ahireti kazanmak, mühimdir onun için.)
|