Ana Sayfa >  Evliya Nasihatleri > Sırada siz varsınız > Benim için ne hazırladın
Yazıcı   Yazı boyutunu     

Benim için ne hazırladın

Peygamber efendimiz buyurdu ki: (İnsanlar,
Ölüp kabre girince, konuşur ona mezar.

Der ki: (Ey insan oğlu, beni biliyordun da,
Niye gururlanırdın, geldiğin o yurdunda?

Benim, dar ve karanlık, içimde yılan, akrep,
Böcekler olduğunu, duymadın mı sen acep?)

Eğer salih biriyse, o an bir ses işitir:
(Ey mezar öyle deme, bu, salih bir kişidir.

Dinin emri üzere geçirdi hayatını.
Bırakmadı elinden öğüt nasihatını.

Yani emr-i bil maruf ve nehy-i anil münker,
Yaptı ki, dokunmayın buna siz ey melekler!)

Eğer münafık ise, yaparlar türlü azap.
Kabir komşuları da, ederler ona gazap.

Derler: (Ey kötü kişi, biz senden önce geldik.
Niçin ibret alıp da, yapmadın bir tedarik?

Bizden sonra, dünyada kaldın da bunca zaman,
Niçin tövbe etmeyip, eyledin yine isyan?)

Resulullah buyurdu: Ölü, kabre girince,
Mezar, dile gelerek nida eder ilk önce.

Der ki: Benim hakkımda, nice şeyler duyardın.
Öyleyse, benim için şimdi ne hazırladın?)

Yine Resul buyurdu: (Ölünce, Münker-Nekir,
Adında iki melek, az sonra kabre gelir.

Siyah renkli, gök gözlü, gözleri şimşek çakar.
Gök gürültüsü gibi gelip sual sorarlar.

Doğru cevap verirse, büyültürler yerini.
Öyle ki yetmiş arşın olur boyu ve eni.

Derler ki: (Müsterih ol, yat uyu haşre kadar.
Zira sana burada, kimseden gelmez zarar.)

Eğer münafık ise, çok sıkar onu yeri.
Öyle ki, birbirine geçer hep kemikleri.

Resulullah buyurdu: (Kâfir ise ölen zat,
İki azap meleği, olur ona musallat.

Bulunur ellerinde, iri demir topuzlar.
Tâ kıyamete kadar, hiç durmadan vururlar.

Onun feryatlarından, olmazlar mutazarrır,
Zira iki melek de, hem kördürler, hem sağır.)

Yine buyurdular ki: (Kâfirse ölen insan,
Doksan dokuz ejderha, sokar onu durmadan.

Kabir, bu yolculuğun, henüz ilk konağıdır.
Bu kolay geçer ise, sonu, daha kolaydır.

Eğer zorluk olursa bir insana kabirde,
Daha çok çetin olur ondan sonrakilerde.

Sonraki konaklardan ilki, Sur korkusudur.
Öyle şiddetlidir ki, olunmaz hiç tasavvur.

Sonra mahşer yerinde durdurulur cümle halk.
Günahlarına göre herkes olur tere gark.

Güneş, bir mızrak boyu yaklaşır o zamanda.
Bin sene beklenilir o müthiş izdihamda.

Bu vaktin sonunda da, başlar hesap ve mizan.
Her işten, ince ince hesap verir her insan.

Burada, korku ile başlar öne eğilir.
Beklerler, haklarında nasıl hüküm verilir?

Sonra Sırat köprüsü ve altında Cehennem.
Bir an dayanılmayan ateş, acı ve elem.

Sırat’ta, yedi yerde vardır sual durağı.
Kul hakkında, herkesin çözülür dizi bağı.)
 
Geridön
 
 
Klavye
 
Ana sayfam yap Sık kullanılanlara ekle
Güncelleme Tarihi
21.11.2024
Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır. Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya
gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.

Hosted by İhlas Net
Ziyaretçi Sayısı