Büyük Velilerden Ata Süleymi hazretlerine "rahmetullahi aleyh", günahlara dalmış bir genç gelip nasihat istedi bir gün.
Zira bu zatı seviyordu.
Mübarek zat, ona şefkatle bakıp;
- Evladım, nefsin seni aldatıyor, buyurdu. Uyma ona.
Gencin bir şeyden haberi yoktu:
- Nefsim mi aldatıyor efendim?
- Evet. Nefs, daima haram ve günahları ister oğlum. Nefslerine uyanlar cehennem yolunu seçmiş olurlar.
- Ama ben bilmeden günah işliyorum efendim.
- Bilmemek özür değil ki evladım. İslamiyet’i bilmemek, özür olmadığı gibi ayrıca çok büyük günahtır da. Çünkü İslamiyet’i öğrenmek, kadın erkek her Müslümana farzdır.
Genç bu kelimeyi ilk defa duyuyordu:
- Farz nedir efendim?
- Allahü teâlânın emirlerine “Farz” denir oğlum. Birinci vazifemiz dinimizi öğrenmektir.
En büyük düşmanımız
Bir gün de bazı gençlerle sohbet ediyordu ki;
- Nefs, en büyük düşmanımızdır, buyurdu.
Gençler pek ciddiye almadılar.
- Nefs bize ne yapabilir ki efendim?
Buyurdu ki:
- Bugün günah işletir, yarın da Cehenneme sokar sizi.
- Ama günahlar tatlı geliyor hocam.
- Elbette. Nefsin gıdasıdır günahlar. O, haramla beslenen bir canavardır.
Sordular:
- Her günah işleyen dinden çıkar mı efendim?
- Günah işlediği için üzülüyorsa, çıkmaz. Ama üzülmüyorsa, o zaman tehlikeli. Çünkü günah işlediğine üzülmemek, Allahü teâlânın yasak etmesine ehemmiyet vermemektir ki, insanı küfre sokabilir.
- Ama biz ehemmiyet veriyoruz efendim.
- İyi ama devamlı günah işleyenin kalbi kararır evladım. Giderek günahlara ehemmiyet vermemeye başlar. Küçük günaha devam, büyük günah işlemeye sebep olur. Büyük günaha devam etmek de insanı küfre sürükler.
|