Anadolu’da yetişen Velilerden Amasyalı Seydi Halife hazretleri "rahmetullahi aleyh", nasihat isteyen bazı gençlere;
- Dinimizden bir kelime öğrenip başkasına da öğretmek, bin kere nafile hacca gitmekten daha sevaptır, buyurdu.
Gençler;
- Ama biz dinimizi bilmiyoruz efendim, dediler.
- Önce kendiniz öğrenecek, sonra başkalarına öğreteceksiniz, buyurdu.
Sordular:
- Kimden öğreneceğiz efendim?
- Rastgele kimselerden din öğrenilmez. “Ehl-i sünnet alimleri”nden öğreneceksiniz tabii ki.
- Öyle alimler yoksa efendim?
- Onlar yoksa, kitapları var. Onların kitabını okuyan da dinini doğru olarak öğrenir.
Ve ekledi:
- İnsanların hayırlısı, İslamiyet’i öğrenen ve başkalarına öğretendir.
Asıl yapılacak iş
Bir gün de;
- Kardeşlerim, asıl yapılacak iş nedir, biliyor musunuz? diye sordu sevdiklerine.
- Bilmiyoruz efendim, dediler.
Buyurdu ki:
- Asıl iş, Resulullah efendimiz aleyhisselama uymaktır. Ona uymanın ufak bir zerresi, bütün dünya lezzetlerinden ve bütün ahiret nimetlerinden daha üstündür.
- Bir misal verseniz efendim, dediler.
Buyurdu ki:
- Mesela gün ortasında bir parça uyumak, o Resulün âdetiydi. Bir Müslüman da Ona uymak niyetiyle gün ortasında bir parça uyusa, o kadar çok sevap kazanır ki, bir başkası bir çok geceleri ibadetle geçirse, o kadar sevap kazanamaz.
Hikmetini sordular.
Buyurdu ki:
- Çünkü bu, Resulullaha uydu, o ise kendi düşüncesine.
Ahiret yolcusuyuz
Bir gün de nasihat istediler bu zattan.
Cevap olarak;
- Kardeşlerim, bir ırmağın hangi noktada denize varacağı, akış istikametinden bellidir, buyurdu.
Dinleyenler bir şey anlamayıp;
- Bununla neyi kastettiniz efendim? dediler.
Buyurdu ki:
- İnsan da yolcudur bu dünyada. “Ahiret yolcusu”dur yani. Onun da en son varacağı yer, gittiği yoldan bellidir.
Ve ekledi:
- Camiye gidenle meyhane giden, yarın ahirette aynı yerde buluşmazlar elbet. Şimdi anladınız mı?
- Anladık efendim.
|