Mısır Evliyasından İbrahim Desuki hazretlerine "rahmetullahi aleyh", bir gün bazı gençler gelerek;
- Peygamber efendimizin diğer Peygamberlere ne gibi üstünlükleri vardır? diye sordular.
Cevabında;
- Ey gençler, Fahr-i kâinatın “sallallahü aleyhi ve sellem” hayatı bütün insanlar için rahmet olduğu gibi, mematı, yani vefatı da rahmettir, buyurdu.
Ve ekledi:
- Hadis-i şerifte; “Ey Eshabım! Hayatım sizin için nasıl rahmetse, mematım da rahmettir. Dünyada müşkillerinizi çözer, şüphelerinizi gideririm” buyurmuştur.
- Hadisin devamında; “Vefatımdan sonra da haftada iki kere bana amelleriniz bildirilir. İyi amelleriniz için sevinir, dua ederim. Günahlarınız için de Rabbimden af dilerim” buyuruldu.
Gençler;
- Daha var mı efendim? dediler.
- Evet buyurdu. Her Peygamberin dini, vefatlarından sonra çabucak unutuldu. Sonraki insanlara ulaşamadı. Bozulup, yok oldular. İslam dini ise günümüze kadar gelmiştir. Hem de hiç bozulmadan, değişmeden, taptaze. Bundan sonra da kıyamete kadar sapasağlam devam edecektir.
Hikmetini sordular.
- Çünkü cenâb-ı Hak, bu dini kıyamete kadar bozulmaktan koruyacağını vaat etmiştir, buyurdu.
Ve ekledi:
- Ayrıca her Peygamber, Allah’ın rızasını istemiştir ki, normali de budur. Ama Allahü teâlâ, Habibinin rızasını istemiştir. Yine her Peygamber, Allah’ın ismiyle yemin etmiştir. Allahü teâlâ ise Habibinin ismine kasem etmiştir.
Şöyle devam etti:
- Musa aleyhisselam tabiaten gadaplı, sert mizaçlı olduğundan, ona “Yumuşak” olması emredilmiş; “Firavuna yumuşak söyle!” buyurulmuştur.
Sordular:
- Ya bizim Peygamberimize efendim?
- Sevgili Peygamberimiz “sallallahü aleyhi ve sellem” ise son derece yumuşak huylu olduğu için “Sert” olması istenmiş; “Kureyş kâfirlerine sert söyle!” diye emredilmiştir.
|