Sinop şehrinde medfun bulunan Mahmud Kefevi hazretlerine "rahmetullahi aleyh", bir gün sevenleri;
- Allahü teâlânın en sevdiği ibadet nedir? diye sordular.

Cevabında;
- En sevgili ibadet Müslümanların birbirini sevmesidir, buyurdu. Bu, imanın şartıdır zaten.

Ve açıkladı:
- İman, Amentü’deki altı esasa inanmaktır. Ancak, bu altı şartın geçerli olması için ayrıca iki şart daha var ki, bunlardan biri, gayba iman etmek yani görmeden, gözden perde kalkmadan evvel inanmak, ikincisi de hubbu fillah ve buğdu fillahtır.

Ve izah etti:
- Yani Müslümanları, Müslüman oldukları için sevmek, Müslüman olmayanları da küfürlerinden dolayı sevmemektir.

Şöyle bitirdi:
- Bunun için bir Müslümana soğuk durmak, hele kin beslemek çok tehlikelidir. Çünkü bu düşmanlığı Müslümanlığından dolayı olursa, imanı götürür Allah korusun.

Akıllı insan kimdir?

Bir gün de sohbetinde;
- Ey insanlar! Hak teâlâ hepimizi, iki cihanın sultanı Muhammed aleyhisselama tam uymakla şereflendirsin, buyurdu. Çünkü asıl iş budur.

Ve sordu onlara:
- Akıllı insan kimdir, biliyor musunuz?
- Bilmiyoruz efendim, kimdir? dediler.

- Akıllı insan, bu dünyada ahiret için hazırlık yapandır, buyurdu. Ahiret hayatı sonsuzdur çünkü.

Sordular:
- Ahirete nasıl hazırlanılır efendim?

- Rabbimizin emirlerini yapıp, yasaklarından sakınmakla. İnsanlara yardım etmek, sıkıntılarını gidermek de bir ibadettir. Hatta bütün nafile ibadetlerden daha kıymetlidir.

Şöyle bitirdi:
- Allah’ın kullarına iyilik edenler, “güler yüz” ve “tatlı dil”le kolaylık gösterenler, Allah’ın rızasına kavuşurlar.