Bursa’da medfun bulunan İsmail Hakkı Bursavi hazretleri “rahmetullahi aleyh”, bir sohbetinde;
- Kardeşlerim, bir araya geldiğinizde Allah’tan bahsedin, Peygamberimizden konuşun, İslamiyet’ten anlatın! buyurdu.
Ve ekledi:
- Böyle yaparsanız, kazançlı çıkarsınız.
Şöyle devam etti:
- Çünkü bir iki Müslüman, bir iki nefeslik de olsa, sırf Allah için bir araya gelir de İslamiyet’ten konuşurlarsa, gökteki melekler onlara imrenirler.
- Melekler mi imrenir efendim? dediler.
- Evet. Gökten onları gıbta ile seyreder ve; “Ah şunlar ne talihli, ne şanslı insan” derler. “Herkes malayani şeyler konuşurken, bunlar Allah’tan bahsediyor, İslamiyet’ten anlatıyorlar. Ne mutlu onlara!”
Nasihatların başı
Sohbetin devamında;
- Kardeşlerim, nasihatlerin başı, her işte Resulullah efendimiz aleyhisselama uymaktır, buyurdu. Çünkü Ona uymayan, ahirette azaptan kurtulamaz.
- Ona uymak nasıl olur efendim? dediler.
- İslamiyet’in emirlerine sarılmak, yasaklarından sakınmakla, buyurdu. Bu ikisinden ikincisi daha mühimdir ki, haramlardan kaçmaya “vera” ve “takva” denir.
Ve izah etti:
- Nitekim Resulullah efendimizin yanında bir kimsenin çok ibadet ettiğini, birinin de yasaklardan çok sakındığını söylediklerinde; “Hiçbir şey vera gibi olamaz” buyurdu.
Sordular:
- Vera nedir efendim?
- Vera, günahlardan sakınmak demektir.
Beş şey var ki...
Yine aynı sohbette;
- Beş şey gelmeden önce, beş şeyin kıymetini biliniz, buyurdu.
- Onlar nedir efendim? dediler.
- Hastalık gelmeden önce sıhhatin, ölüm gelmeden hayatın, fakirlik gelmeden paranın, meşguliyet gelmeden boş zamanın, ihtiyarlık gelmeden önce de gençliğin kıymetini biliniz! buyurdu.
|