Sinop Evliyasından Pir Tevekkül hazretleri “rahmetullahi aleyh“, bir sohbetinde;
- Kardeşlerim! Bu dünya, çalışmak yeridir, buyurdu. Ücret alınacak yer, ahirettir. Bunun için “salih ameller”i yapmaya uğraşınız!

Sordular:
- Salih ameller nelerdir efendim?

- Bu amellerin en faydalısı ve ibadetlerin en üstünü, “namaz kılmak”tır. Ama namazı, iyi kılmaya gayret etmelidir. Yani farzlarını, sünnetlerini ve edeblerini, emredildiği ve layık olduğu gibi yapmalı, tumaninete ve tadil-i erkana dikkat etmelidir.

Sordular:
- Tumaninet nedir efendim?
- Tumaninet, rüku ve secdelerde ve kavme ve celsede, bütün azanın hareketsiz kalmasına denir.

- Kavme ve celse nedir hocam?
- Kavme, rükudan kalkınca dik durmak, celse de, iki secde arasında oturmaktır.

- Ya tadil-i erkan efendim?
- Tadil-i erkan, rükuda, secdelerde, kavme ve celsede hareketsiz olarak bir miktar durmaktır ki, çokları bunlara dikkat etmeyip namazlarını elden kaçırıyor.

Şöyle bitirdi:
- Namaz, doğru kılınırsa, ahirette kurtuluş ümidi çoğalır ancak.

Uymak nasıl olur?

Bir gün de, sevdiği bir genç;
- Efendim, Muhammed aleyhisselama tam ve kusursuz tâbi olmak için ne yapmak lazım? Diye sordu.

Cevabında;
- Onu tam ve kusursuz sevmek lazımdır, buyurdu. Kusursuz sevmenin alameti, Onun düşmanlarını düşman bilmek, Onu beğenmeyenleri sevmemektir.

Sordular:
- Onun düşmanları kimlerdir efendim?

- Kâfirlerdir. Muhabbete gevşeklik sığmaz evladım. Aşıklar, sevgililerinin divanesi olup, onlara aykırı bir şey yapamaz. Aykırı gidenlerle uyuşamazlar.

Şöyle bitirdi:
- İki zıt şeyin sevgisi bir kalbde, bir arada bulunamaz oğlum. İki zıttan birini sevmek, diğerine düşmanlığı icap eder