Endülüs Evliyasından Osman es-Seruci hazretlerine "rahmetullahi aleyh", bir gün;
- Efendim, bize Yecüc Mecüc’den bahseder misiniz, dediler.
- Yecüc Mecüc, çok eski zamanda, bir duvar arkasına bırakılmış olup, kıyamete yakın yeryüzüne yayılacak olan iki kötü millettir, buyurdu.
Sordular:
- Bizim gibi insan mıdırlar efendim?
- Biraz farklıdırlar. Yüzleri yassı, gözleri küçük, kulakları çok büyük, boyları kısadır. Herbirinin bin çocuğu olur.
Şaşırdılar:
- Bin çocuğu mu efendim?
- Evet. Cin ve insanların sayılarının onda dokuzu bunlardır. Arkasında kaldıkları duvarı her gün oyarlar. Geceleri eskisi gibi olur.
- İmanlı mıdırlar hocam?
- Hayır, kâfirdirler. Set arkasından çıkınca insanlara saldırırlar. İnsanlar, bunların şerrinden şehirlere, binalara saklanırlar. Hayvanları yiyip bitirirler. Nehirleri içip kuruturlar.
- Ölmezler mi efendim?
- İsa aleyhisselam dua eder. Boyunlarında yara çıkıp bir gecede ölürler. Hayvanlar bunları yiyerek çoğalırlar. Pis kokularından yer yüzü yaşanamayacak bir hâl alır.
Sabreden fakirler
Bir gün de sohbetinde;
- Bu ümmetin fakirleri, zenginlerinden “yarım gün” önce Cennete girecektir, buyurdu.
Ve ekledi:
- Bu yarım gün, “beşyüz dünya senesi” kadardır.
Sordular:
- Ahirette gece gündüz olacak mı efendim?
- Hayır. Ahirette bu dünyadaki gece, gündüz, ay ve sene yoktur.
- Fakir olan herkes mi Cennete erken girecek efendim?
- Hayır bunlar, halinden şikayet etmeyip sabreden ve İslamiyet’e uyan fakirlerdir.
|