Kabr-i şerifi İstanbul-Sivrikapı’da bulunan Seyyid Nizam Efendi ”rahmetullahi aleyh“ bir sohbetinde;
- Kardeşlerim, Allahü teâlâdan utanmamız, gaflet uykusundan uyanmamız lazımdır, buyurdu. Rabbimizin emirlerini yapmamak, iki sebepten ileri gelir.

- Onlar nedir efendim? dediler.
- Birincisi, Allahü teâlânın emir ve yasaklarına inanılmamıştır. “Bu ibadetler arablar için, çöldeki insanların sağlam olması için emredilmiş” denilmesidir.

- İkincisi nedir efendim?
- İkincisi de, Allahü teâlânın emirlerine önem vermemektir. Bu emirlerin büyüklüğünü, mevki sahibi kimselerin büyüklüğünden aşağı görmektir.

- Allah korusun hocam. Bu, çok tehlikeli bir şey.
- Evet çok tehlikeli. Bu düşünce, insanın imanını bile götürebilir. Ama emirleri yapmamanın başka bir sebebi de yoktur. Cenâb-ı Hak hepimizi böyle kötü düşünceden muhafaza buyursun.

- Amin hocam.

En kıymetli kullar

Bir gün de;
- Hocam, Allah indinde en kıymetli kullar kimlerdir? diye sordular bu zata.

Buyurdu ki:
- Takva sahibi olanlardır.

- Yani Allah’tan korkanlar mı efendim?
- Evet. Kimin takvası çoksa, o daha kıymetlidir.

- İnsan, ne ile değer kazanır efendim?
- Hizmet etmekle. Peygamber efendimiz aleyhisselam da; "Bir topluluğun içinde en kıymetli olanı, onlara hizmet edendir" buyuruyor.

En mühim şey

Bir gün de, bazı gençler;
- Efendim, bir mümine en önce lazım olan şey nedir? diye sordular.

Buyurdu ki:
- En mühim şey, itikadını “Ehl-i sünnet alimleri”nin bildirdiği şekilde düzeltmektir.

- Bundan sonra hocam?
- Bundan sonra ibadete sıra gelir ki, en mühim ibadet, “beş vakit namaz”dır. Namaz, dinin direğidir.