Konya’nın büyük Velilerinden Ulu Arif Çelebi’ye ”rahmetullahi aleyh“, bir gün bazı sevdikleri gelerek;
- Efendim, kabirdekilerin halini anlamamız mümkün müdür? diye sordular.
- Evet mümkündür, buyurdu. Mesela ölen bir kimse rüyada görülüp, halin nasıldır? diye sorulunca; (Hayır üzereyim, lakin üzerime toprak atılırken, bir taş düşüp iki kemiğimi kırdı ve bana çok sıkıntı verdi) dedi.
Sordular:
- Gerçekten böyle olmuş mu efendim?
- Evet. Bu rüya üzerine o kimsenin kabrini açıp, dediği gibi buldular.
- Başka misal var mı efendim?
- Ölen bir kimse de, hayatta olan oğlunun rüyasına girerek; (Ey fena oğul! Babanın kabrini düzelt! Zira, yağmur çok eza verdi) dedi. Bunun üzerine kabrini açıp mezarın içini adeta su arkı gibi olmuş buldular.
Ölüler duyar ve hisseder
- Başka hocam?
- Biri de ölen oğlunu rüyada görüp, Allahü teâlâ sana ne muamele etti diye sordu. Oğlu da; (Zararım yok, lakin beni filan fasıkın yanına defnettiler. Ona olunan azablardan kalbime korku giriyor) demiştir.
Şöyle devam etti:
- Bunlardan anlaşılıyor ki, ölüler, kabirlerinde azab veya nimet içindedirler. Onun için, Peygamber efendimiz aleyhisselam; (Mevtaya kabirlerinde eza etmeyiniz) buyurmuştur.
Şöyle bitirdi:
- Bir hadis-i şerifte; (Diri kimseler evlerinde nasıl elemi ve azabı duyar ve his ederlerse, ölüler de kabrinde öylece elem ve azabı duyar ve his eder) buyurmuştur.
Kaçmasaydım parçalıyacaktı
Sonra şunu anlattı onlara:
Bir gün, Ebu Cehil kâfiri Kâbe yanına geldi.
Büyükçe bir taş alıp bir köşeye saklanarak Peygamber efendimiz aleyhisselamın gelmesini beklemeye koyuldu.
- Niçin? diye sordular.
Resulullah efendimiz oraya gelip namaza duracak, secdeye gittiğinde yapacağını yapacaktı aklı sıra.
Az sonra Efendimiz aleyhisselam teşrif edip namaza durdular.
Kâfir, arkasından usulca yaklaştı.
Resulullah secdeye vardığında koca bir taşı kaldırdı.
Tam vuracaktı ki telaşlandı birden.
Taşı yana fırlattığı gibi hızla kaçarak uzaklaştı oradan.
Yandaşları;
- Niçin vurmadın? dediler.
- Sormayın, dedi. Ömrümde görmediğim bir şey gördüm.
- Ne gördün yahu, söylesene.
- Ejderha...dedi. Koca bir ejderha saldırdı üzerime. Kaçmasaydım parçalayacaktı beni.
|