Evliyanın büyüklerinden Alâüddîn-i Attâr “kuddise sirruh” hazretleri, bir sohbetinde;
- Evliya, Allahü teâlânın sevgisine kavuşmuş salih insan demektir, buyurdu. Fütüvvet, yani mertlik ise, düşmanlık edene iyilik yapmak, seni sevmeyene ihsanda bulunmak ve sevmediğin ile de tatlı konuşmaktır.
Sordular:
- Bize ne tavsiye edersiniz efendim?
- Az konuşun, az uyuyun ve az gülün, buyurdu. Zira çok kahkaha, kalbi öldürür.
- Kalbi öldürür ne demek efendim?
- Yani Allahü teâlâyı unutturur. Her işi, Allahü teâlâya havale edin. Yani sebeplere yapışın, fakat, sebeplerin tesir etmesini, Allah’tan bekleyin. Hiçbir farzı kaçırmayın, hatta geciktirmeyin.
Ve ekledi:
- Büyüklerden biri; (İhtiyaçlardan kurtulmanın ilacı, muhtaç olduğun şeyi terk etmek, her ihtiyaç için lazım olan sebebi Allah’tan beklemektir) buyuruyor.
Şöyle bitirdi:
- Hadis-i şerifte; (İnsan, ihtiyaçlarını Allah’a havale ederse, muhtaç olduğu şeyleri [yani ona kavuşturacak sebepleri] ihsan eder) buyuruldu.
İnsanları sevindirin!
Bir gün de sohbetinde;
- Allah’ın kullarını sevindirin, buyurdu.
Ve ekledi:
- Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Bir kimse, mümin kardeşini sevindirince, Allahü teâlâ bir melek yaratır. Bu kimse ölünceye kadar hep ibadet eder. Ölüp kabre konunca, yanına gelerek, “Beni tanıyor musun?” der. “Hayır, sen kimsin?” deyince; “Bir Müslümana vermiş olduğun sevincim. Bugün seni sevindirmek ve sual meleklerine cevap verirken yardımcı olmak için geldim. Kabirde ve kıyamette sana şefaat edeceğim. Sana Cennetteki makamını göstereceğim” der.)
|