Evliyanın büyüklerinden Alâüddîn-i Attâr “kuddise sirruh” hazretleri, bir sohbetinde;
- Kardeşlerim, dost, düşman, herkesi güler yüz ve tatlı dil ile karşılayınız. Hiç kimse ile münakaşa etmeyiniz, herkesin özrünü kabul ediniz. Kabahatlerini affedip zararlarına karşılık yapmayınız! buyurdu.
Ve ekledi:
- Müslümanlık, yalnız, namaz, oruç ve geceleri ibadet yapmak değildir. Bunlar, herkesin yapacağı kulluk vazifeleridir.
Sordular:
- Öyleyse Müslümanlık nedir efendim?
- Asıl Müslümanlık, hiç kimsenin kalbini kırmamaktır. Bunu yapabilen, Allahü teâlânın rızasına kavuşur.
- Bir kimsenin Veli olduğu nasıl anlaşılır efendim?
- Tatlı dili, güzel ahlakı, güler yüzü, cömertliği, münakaşa etmemesi, özürleri kabul etmesi ve herkese merhamet etmesiyle anlaşılır, buyurdu.
Sertlikten kaçın!
Bir gün de yumuşak huylu olmaktan bahsederken;
- Hilim sahibi kimse, gündüzleri oruç tutan, geceleri namaz kılan kimsenin derecesine kavuşacaktır, buyurdu.
Ve ekledi:
- Hadis-i şerifte; (Gadap [kızgınlık] zamanında, yumuşak davrananı Allahü teâlâ çok sever) buyuruldu.
Yumuşak davranın!
Bir gün de sohbetinde;
- Kardeşlerim, size sert olana yumuşak davranın, size zulüm yapanı affedin, buyurdu.
Ve ekledi:
- Bir hadis-i şerifte; (Sert olana karşı yumuşak davrananı, zulüm yapanı affedeni, kendisini mahrum bırakana ihsan yapanı ve kendisini aramayanı ziyaret edeni, Allahü teâlâ yüksek derecelere kavuşturacak ve Cennette köşkler ihsan edecektir) buyuruldu.
|