Evliya-yı kiramın büyüklerinden Yusuf-i Hemedani “kuddise sirruh” hazretleri, bir sohbetinde;
- Kardeşlerim, dinimizin bildirdiği bir şeyde şüpheye düşen kimse; (Allahü teâlâ ve Onun Peygamberi, bu şey ile neyi bildirmek istemişse, öylece iman ettim, inandım) demeli ve hemen şüphesini giderecek bir din âlimi aramalıdır, buyurdu.
Ve ekledi:
- İlmine ve dine bağlılığına güvenilir, zeki, arif, haramlardan kaçınan, din bilgilerinin inceliklerini bilen, müşkilleri çözebilen bir zatı arar, bulur. Bundan aldığı cevap, şüphesini giderince, artık öylece iman eder. Böyle bir zatı aramak farzdır. Tesadüfe bırakmayıp, hemen aramalıdır.
Sordular:
- Ya bulamazsa efendim?
- Bulamazsa veya bulup da, şüpheden kurtulamazsa; (Allahü teâlânın ve Resulünün dilediği gibi inandım) demeli ve şüphesinin giderilmesi için, Allahü teâlâya dua etmeli, yalvarmalıdır.
Müslümanlar kardeştir
Bir gün de;
- Müslümanların ihtiyaçlarını karşılamak ve onları sevindirmek çok sevap mıdır efendim? diye sordular.
Cevabında;
- Evet buyurdu. Bir hadis-i şerifte; (Müslüman, Müslümanın kardeşidir, ona zulmetmez. Onu sıkıntıda bırakmaz. Kardeşine yardım edene, Allahü teâlâ yardım eder) buyuruldu.
Dünya vefasızdır
Bir gün de;
- Kardeşlerim! Dünyanın vefasızlığı dillerde dolaşmaktadır, buyurdu. Dünya lezzetlerine düşkün olanların alçaklıkları, cimrilikleri herkesce bilinmektedir. Kıymetli ömrünü, böyle faydasız, yalancı için elden kaçırana yazıklar olsun!
Sordular:
- Bize tavsiyeniz nedir efendim?
- Ahirete hazırlanın kardeşlerim.
- Nasıl hazırlanalım efendim?
- Günah işlememekle. Haramlar ateştir. Tövbe edilmezse, insanı Cehenneme sürükler.
|