Evliyanın büyüklerinden Alâüddîn-i Attâr “kuddise sirruh” hazretleri, bir sohbetinde;
- Namaz, İslam dininin temellerinden en mühimidir, buyurdu. Allahü teâlâ, kendisine ibadet ve nimetlerine şükretmek isteyenlere, namaz kılmalarını emretmiş, her gün, beş vakit kılmayı farz etmiştir.

Ve ekledi:
- Hadis-i şerifte; (Allahü teâlâ, kullarına her gün beş kere namaz kılmalarını emretti. Bu emri, birinci vazife bilerek yapanı Cennete sokacağını söz verdi) buyuruldu.

Şöyle devam etti:
- Bu emre önem vermeyenlere ve namaz kılmakta tembellik edenlere çok acı azablar yapılacağı bildirilmiştir. Namaz kılmak, kalbleri temizler. Günahların affedilmelerine sebep olur.

Ve altını çizdi:
- Fakat kulluk vazifesi olduğunu düşünmeden, sırf dünya çıkarını düşünerek kılınan namaz, şartlarına uygun olup, sahih olsa bile, dünyada ve ahirette faydası olmaz.

Sordular:
- Neden efendim?
- Çünkü ibadet Allah için yapılırsa kabul olur. Namaz kılarken, Allahü teâlânın büyüklüğünü, Onun emrini yapmayı düşünmek lazımdır. Ancak, böyle kılınan namaz, kalbi temizler ve insanı kötülük yapmaktan korur.

Ve ilave etti:
- Allahü teâlâ, insanın kalbine bakar. Görünüşüne, hareketlerine bakmaz. Yani temiz niyetle ve Allah korkusu ile yapılan iyilikleri kabul eder.

- Bize tavsiyeniz nedir efendim?
- Namaz kılarken, önce niyeti düzeltmeli, sonra farzlarına, şartlarına uygun kılmalıdır. Namaz kılarken, Allahü teâlânın, kendisini gördüğünü, okuduklarını işittiğini, düşündüklerini bildiğini unutmamalıdır.

Şöyle bitirdi:
- Her gün, her namazda, böyle düşünen kul, Halıkına yakın ve Onun sevdiği bir Veli olur. Böyle kuldan, kimseye zarar gelmez. Herkese iyilik yapar. Vatanına, milletine faydalı olur.