Evliyaların en büyüklerinden Seyfeddin-i Faruki “kuddise sirruh” hazretlerine, bir gün bazı sevdikleri gelerek;
- Efendim, falan kimse su üstünde yürüyor, dediler.
Cevaben;
- Bu, kıymetli bir şey değildir, buyurdu.
Şaşırdılar:
- Neden efendim?
- Çöp ve saman da su üstünde gidiyor, buyurdu.
- Filan adam da havada uçuyor efendim.
- Karga ve sinek de uçuyor.
- Falanca da bir anda, şehirleri dolaşıyor efendim.
- Şeytan da gidiyor. Bunlar, kıymetli olmayı göstermez.
- Peki kıymetli olmak nasıl olur efendim?
- Mert olan, herkes gibi alış-veriş yapar, evlenir, çocukları olur. Fakat, bir an Allah’ını unutmaz.
Her işinde İslam’a uy!
Bir gün gencin biri bu zattan nasihat istedi.
Ona cevaben;
- Dünyanın yaldızlı lezzetlerine sarılma, geçici, çabuk biten güzelliklerine aldanma! buyurdu. Bütün sözlerinin ve işlerinin İslamiyet’e uygun olmasına çalış!
Ve izah etti:
- Evvela, itikadını (Ehl-i sünnet) âlimlerinin kitaplarına göre düzelt evladım! Bundan sonra, bütün hareketlerinin ve ibadetlerinin, bu âlimlerin (Fıkıh) kitaplarına uygun olmasına dikkat et! Helale, harama uymak, çok mühimdir.
Delikanlı sordu:
- Ya nafile ibadetler efendim?
- Nafile ibadetlerin, farz ibadetler yanında hiç kıymeti yoktur oğlum. Bir lira zekat vermenin sevabı, yüzbinlerce lira nafile sadaka vermek sevabından kat kat fazladır.
|