Büyük İslam âlimlerinden seyyid Ahmet Mekki Efendi “rahmetullahi aleyh” hazretleri, bir sohbetinde;
- İnsanları Allahü teâlânın rızasına, sevgisine kavuşturan yol, insanın kalbidir, buyurdu. Kalb, yaratılışında temiz bir ayna gibidir. İbadetler, kalbin temizliğini, cilasını arttırır.

Sordular:
- Ya günahlar efendim?
- Günahlar kalbi karartır. Muhabbet yolu ile gelen feyzleri, nurları alamaz olur. Salihler, bu hali anlar, üzülür. Günah işlemek istemezler. İbadetlerin çok olmasını ister, mesela her gün beş kere namaz kılınması yerine, daha çok kılmak isterler.

Ve ekledi:
- Günah işlemek ise nefse tatlı gelir. Bütün bid’atler, günahlar, Allahü teâlânın düşmanı olan nefsi besler, kuvvetlendirir.

İlim gençlikte öğrenilir

Bir gün de bazı sevdiklerine;
- Çocukların ilim öğrenecek zamanları gençliktir, buyurdu. Bu kıymetli zamanları ziyan edilirse, Müslüman evlatları cahil kalır, dinsiz bir gençlik yetişir.

Sözüne devamla;
- Din adamları, bu felakete seyirci kalır, susarlarsa, bunların günahları kat kat ziyade olur. Helali, haramı öğrenmeyen, öğrendikten sonra da önem vermeyenin imanı gider.

- İmanı mı gider efendim?
- Evet. Böyle kimselerin kiliseye giden, puta, heykellere tapınan kâfirlerden farkı kalmaz.

Ve izah etti:
- Helali haramı öğrenmek, her Müslümana farz-ı ayndır. Yani Allahü teâlânın emridir. Bu emre ehemmiyet vermeyenin imanı gider.