Büyük Veli Seyyid Abdullah-ı Dehlevi “kuddise sirruh” hazretleri, bir sohbetinde;
- Kardeşlerim, dinimiz hem dünyaya hem de ahirete çalışmamızı emrediyor, buyurdu.
Ve misal verdi:
- Mesela bir hadis-i şerifte; (Yarın ölecekmiş gibi ahirete ve hiç ölmeyecekmiş gibi dünya işlerine çalışınız!) buyuruldu.
Ayrıca;
- (Bilerek yapılan az bir ibadet, bilmeyerek yapılan çok ibadetten daha iyidir) hadis-i şerifini nakletti.
Ardından;
- (Şeytanın bir âlimden korkması, cahil olan bin abidden korkmasından daha çoktur) hadis-i şerifini söyleyip;
- İslam dininde kadın kocasının izni olmadan nafile hacca, sefere, misafirliğe gidemez. Fakat kocası öğretmezse ve izin vermezse, ondan izinsiz, ilim öğrenmeye gidebilir, buyurdu.
Ve özetledi:
- Görülüyor ki, Allahü teâlânın sevdiği, büyük ibadet olan hacca izinsiz gitmesi günah olduğu halde, ilim öğrenmeye izinsiz gitmesi günah olmuyor.
Şöyle bitirdi:
- Peygamberimiz “aleyhisselam”; (Nerede ilim varsa, orada Müslümanlık vardır. Nerede ilim yoksa, orada kâfirlik vardır!) buyuruyor.
Sordular:
- Önce hangi ilimleri öğrenmelidir efendim?
- Her Müslümanın, önce din, sonra dünya bilgilerini öğrenmesi lazımdır.
Güler yüzlü olun!
Bir gün de sohbetinde;
- Kardeşlerim, size herkese karşı güler yüzlü olmayı tavsiye ederim, buyurdu.
Ve ilave etti:
- Bir hadis-i şerifte; (Din kardeşini güler yüzle karşılamak, emr-i maruf ve nehy-i münker yapmak, din bilgileri unutulduğu zaman bir kimseyi dalaletten kurtarmak, yollardan taş, diken, kemik ve çöpleri kaldırmak ve susuz kalanın su kabını doldurmak, hep sadakadır) buyuruldu.
|